Aziz Nesin'in öykülerini okumayı çok severim. Güldürüyor ama bir yandan da düşündürüyor. Şık'ın hikayesi de öyle. Okurken hep bu benzerlik aklıma geldi.
Kitabın ana karakteri Şöhret bey yani Şık batı medeniyetine hayran birisi. Ama onun ne olduğuna dair en ufak fikri bile yok. Ne biliyor, ne araştırıyor ne de okuyor. Sadece kenardan köşeden duyduğu yalan yanlış birkaç bilgiyle çevresine hava atıyor. Mış gibi yapıyor anlayacağınız. Bu gibi insanlar o zamanlar da varmış, şimdi de var. Yazar da söylüyor bunu: etrafımızda, aramızda dolaşıyorlar diye.
H.R.Gürpınar'ın ilk romanıymış. Gözlem yeteneğini, anlatım şeklini, mizahını beğendim.