İnsan tattığı acıyı asla unutamıyor, üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin, o acı ruhunun derinliklerinde bir yerlerde her an kanamaya hazır bir yara gibi bekliyor. Bir dokunuş, bir kuş kanadının sesi, bir bakış, bir kedi yavrusunun acı içinde miyavlaması, bir sokak köpeğinin mağrur adımlarla sokaktan geçişi, bir çocuğun gözlerindeki acı, düşmüş birinin sokaklarda gölge gibi geçip giderken arkasında bıraktığı acı yaşanmışlıkların izleri, bir söz, içli bir şarkının sözleri, demir almış geminin dumanını ağır ağır salarak limandan uzaklaşması, bir martının vapurdan atılan simit kırıntısını kapmak için verdiği olağanüstü mücadele.. Her şey hatırlatır o acıyı, kanatır.