Pınar Kür kitaplarını sahaflardan almak hoşuma gidiyor. Bu kitabı da Kafkas Pasajı'ndan almıştım uzun bir süre önce. İkinci el kitap kokusu daha bir yakışıyor sanki Kür'e.
70'lerin başları, Ankara'da küçük bir tiyatroda genç, yetenekli ve taze bir oyuncu olan Semra'nın hayatından bir parçayı dinliyoruz. Semra anlatıyor, biz de onunla beraber ansıyoruz yaşadıklarını. Tiyatro insanlarını tanıyoruz. İnsan ilişkilerini bir kez daha irdeliyoruz. Semra'nın aşkları, arkadaşlıkları, tiyatroda tutunmanın zorlukları, hayat ile oyun arasındaki ince çizgi...
Kitap içerisinde çok güzel diyaloglar var. Akıcı, sade dili kitabı sürükleyici kılıyor. Sadece Beyhan Barlas karakterinin hayat hikayesini anlattığı kısım boğucuydu. Onun dışında fazla yormadan ilerliyor hikaye.
Kitaptan sonra tiyatroya hiç gitmediğimi fark ettim. Bir süre tiyatro kovalayacağım sanırım.