Gönderi

Buldacı Bey, düşeceğinden emindi, Afşın'a doğru kalkması bunun içindi. Ne var ki Buldacı Bey'in kalkışı da Sav-Tekin'in Buldacı Bey'i durdurmak için fısıldayışı da bir işe yaramadı. Afşın Bey'in sayıklamayı andıran inçkırışı otağda bulunanları çoktan alıp götürmüştü; Malazgirt'i, Malazgirt öncesini, Malazgirt sonrasını ağustos sıcağından ekim soğuğuna, ekim soğuğundan ağustos sıcağına götürüp getiren bir uğultu halinde otağı doldurdu: "Hay Alpaslanım... Hay sultanım..."
Sayfa 6
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.