Gönderi

Ey gönül hâlimi derdinle diğer-gûn ettin Göreyin odlara yan sen beni mağbûn ettin Kanda kim bezm-i cemâl etdin eyâ şâhid-i aşk Dem-i uşşâkı o bezme mey-i gül-gûn ettin Kâ'be-i kûyuna varmak bana farz olsa nola Ayn-ı mâl oldu yaşım yüzümü altun etdin Salalı gönlüme bünyâd gam ey Leylî-hırâm Beni dîvârlara yazmalı Mecnûn ettin Buldu bâtınla Hayâlî şeref-i âliyeyi Ey kazâ zâhirin gerçi anun dûn ettin
Sayfa 84
·
68 görüntüleme
Tûbâ okurunun profil resmi
Ey gönül! Benim hâlimi derdinle bozup dağıttın; beni kandırdın. Senin de ateşlere yandığını göreyim! Ey aşk güzeli! Güzellik meclisi düzenlediğin her yerde, âşıkların kanını kıpkırmızı şarap eyleyip içtin. Semtinin Kâbe'sine varmak bana farz olsa şaşılır mı? Gözyaşım tıpkı sahip olduğum mal, yüzümü de altın gibi sapsarı ettin. Ey Leylâ salınışlı sevgili! Gönlüme gamın yerleşeli beri, beni duvarlara nakşedilecek Mecnûn hâline getirdin. Ey başa gelen kazâ! Sen onun görünüşünü her ne kadar zelîl eylediysen de, Hayâlî gizli bilgilerle yüce bir şeref buldu.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.