Dram ve dönem dizilerinde birbirini tekrarı ve varyasonları olduğu bu dönemde bambaşka soluklara şans vermek lazımdır. Fantastik eseriyle tanıdığım İhsan'ın dram ve dönem dizilerine konu olan romanlarındaki hazzın tadı ve tarifi olamaz. Belki ilk romanlar gibi mutsuz ve yarım kalmış sonlu olsa da okurken gerçekten böyle insanlar var mı? ve hala aramızda mı yaşıyor? soruları sormaktan kaçamıyoruz. Hz.Adem (AS)'in oğulları Habil ve Kabil kıssasında Kur'andaki ayetlerden faydalanarak yorumlayabilirdi. İsrailiyat kaynaklı kıssada ensest ilişkilerle çoğaldık mantığına hiç inanmıyorum. Mitolojilere baktığımızda yaratılış mitlerde insanlar grup halinde yaratıldığını görürken Kur'an-ı Kerim'de geçen "Hani Tanrı'n, meleklere, 'Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım' demişti. Onlar, 'Biz seni övgü ile tesbih ederken ve senin kutsallığını dile getirip dururken orada fesat çıkaracak ve kan dökecek birini mi yaratacaksın?' dediler. Tanrı 'Şüphe yok ki, ben sizin bilmediklerinizi bilirim' buyurdu." ayetinde Adem (AS)'den önce insanlar ve cin tayfalar var olduğunu görüyoruz ve Adem (AS), o dönemdeki insanlara ve cinlere yalvaç olarak gönderildi ve Nuh Tufanı'ndan insanlık türü olarak sadece Adem (AS) soyu kaldı. Günümüzdeki insanların atası Adem (AS). Bu konuda uzun uzun tespitlerimi sizlere sunmak isterim ama başka sefere çağırıştıran konularda uzun uzun bahsederim. Fala başvurarak evlat sahibi olmak isteyen ebeveynlere Kur'an-ı Kerim'de geçen "Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar, fal okları caytgan (şeytan) işi iğrenç şeylerden ibarettir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Şüphesiz şeytan içki ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Tanrı’yı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi?" ayetlerinde görüyoruz ki falın ne denli batıl olduğunu görüyoruz. Belki yazarımız kurgu gereği faldan geleceği öğrenmeyi kurgulamıştır. Sayın ebeveynler, tıbbın geliştiği bu çağda çocuk sahibi olmak için batıldan medet ummayınız. Sabır edersiniz Tanrı, sizleri ummadığınızda mutlu eder. Kurguda ilmek ilmek işlenen yalnızlığı çok iyi anladığım için Sevgi'nin yaşadıklarında kendime dair izler bulurum. İnsanlar, kendine kafa dengi bularak bu imtihan yerinde yalnızlığı yaşamaktan kurtuluyor. 2016 yılından beri ayağıma pranga gibi takılan yalnızlık duygusundan bir türlü kurtulamadım. Betiği okurken yasak olan bir öpüşme anımı tekrar tekrar yaşadım. O anda gözlerimin önünde platonik aşkım beliriverdi. Kalbim ağzımda çarpıyordu. Belki bu öpüşme, etrafımdaki soğuk bir karanlık gibi olarak algıladığım yalnızlığı kısmen bertaraf ederken beni küle çeviren ateşe doğru çekildiğimi his ettim ama o öpüşme, o kadar içten ve samimiydik tarifini bile edemiyorum. O anıdan sonra nice insanları tanıdıktan sonra gururla iyi ki de tepki vermedim. Yalnızlığı iliklerime kadar yaşadığım için o içten ve samimi sevginin nasıl sunulduğuna bakmadan sımsıkı sarılmak istiyorum. Dizi uyarlaması köşesinde ikinci kez çağdaş bir esere veriyorum. Aşk Oyunu dizisiyle uyumlu çift görünen Kerem Cem Dölük ve Yasemin Ergene Özilhan, karşımıza Sevgi ve Burak olarak çıkacak. Sevgi'nin eşi Adnan Bey rolünde Kaan Urgancıoğlu (Kara Sevda dizisinde performansıyla) ve falcı kadınlar rolünde Zeynep Rüçhan Çalışkur olarak hayal ettim. Gelecekte bir internet dizisi olarak bu kurguyu izlemek isterim. Severek okuduğum bu betiği şiddetle tavsiye ediyorum. #BetikEli #KurutulmuşÇiçekKoleksiyoncusu #Ümitİhsan #AstreaYayınları #Kitapyorumu #Roman #Dram #EvlatSevgisi #Depremzedeler #Yalnızlık #Aşk #Sadakat #KitapTutkusu #KitapTavsiyesi #KitapOkumakÇokGüzelŞeydir #OkudumBitti #Bookstagram #Bookstagramer

Kurutulmuş Çiçek KoleksiyoncusuÜmit İhsan · Astrea · 201018 okunma

·

198 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.