Bir üçlemenin ikinci kitabı olduğunu kitabı okuduktan sonra öğrendim. Bilinçsiz okuyucu buna derler işte :) Markus Zusak'ın okuduğum ilk kitap. İşin açıkçası beni cezbedecek pek bir şey yok. Daha çok kendilerinden ve ailelerinden bahsederken Galagher'ler aklıma geldi.
İnsanların hayata tutunma çabalarından tutun da aile yapısı ve buna bağlı olarak yaşamların birbirine içiçe geçerken bireyler üzerinde farklı tezahürler.
Elbette bunun birinci ve üçüncü kitabını da okuyacağım. Ama o zamana dek bu kitap üzerinden değerlendirme ancak bu kadar olabilir.
Kitabın herhangi bir derinliği yok fakat en basit cümleler bile insana yüzeysel olsa da bir şeyler verebiliyor. Teknik ve anlatım tarzı beğenimden her ne kadar uzak olsa da içeriğinden aile vurgusu gerçekten bu kitabı okumaya değer...