Ferit Edgü'yü ilk kez tanıma şansım olduğu bu kitapta yazarın dilini, anlatımını oldukça çok beğendim. Kitabı ilk satırından itibaren elimden bırakamadım. Ya sonra ve sonra diyerek büyük bir heyecanla abartısız soluksuz okuduğumu söyleyebilirim. Peki bu kadar beni kendine hapseden bu kitap ne anlatıyordu? Bir gemicinin yolu hiç anlamadığı şekilde Hakkari'de bir köye düşer ve bir şekilde kendini köyde öğretmenlik yaparken bulur. Hayatı, yaşamı, var oluş amacını, sevmeyi, sevilmeyi, yokluğu ve varlığı yeniden sorgulamaya başlar. Yeni diller yeni insanlar.... yalanlar ve gerçekler içinde mücadelelerini anlatır... bazen kitaplara sığınır bazen de düşlerine... tüm gerçekler düşlerden ibarettir der... ne kadar iyi düşlersen o kadar gerçek olur...