Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

512 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yıl 1980. İran devrim yaşıyor Humeyni fotolu sokaklarda. Kargaşanın, kargaların olduğu evet Saba Hafezi böyle tanımlıyor İran kadınlarının çarşaflı hallerini. Dizilmiş, bakışan siyah bir sürü karga. Kadın bir ateştir ve nasıl ki ateşi söndürmek için üstüne bez atılıyorsa böyle düşünülüyor işte. Üstüne bir çarşaf çek ateşi söndürmek için. Böyle yılların olduğu bir İran gününde Saba Hafezi'nin kardeşi ve annesi ansızın bir hayal halinde ortadan kaybolur. Saba, babası ile İran'ın bir kasabasında hayatlarına devam eder. Çevre, akrabalar ve Saba'nın babası her anne konusu açıldığında; ölüm, hapishane ve derin bir rüyanın içinde buluverir kendini Amerikan vatandaşımız. Nereden çıktı bu Amerikanlı? Saba ablası Mehtap gibi her an her saniye bir İngilizce, bir Amerikan, bir kırmızı topuklu ayakkabı sevdası ile büyür. Arkadaşları ile ara sıra Tahran'dan kaçak yollarla getirdiği yasaklı kitapları (Stefan Zweig Dostoyevski, Füruğ Ferruhzad... yasakmış bunlar) aç birer kurt gibi en ücra köşelerde yer, okur, bitirirler. Ve bir gün evlenir, evlendirilir 65 yaşında Molla'nın biriyle 20 yaşındaki genç, güzel zeki Saba Hafezi. Bundan sonraki olaylar ise bir özgürlük mücadelesi. Baş roldeki Saba'mızın kaderi de, aynı İran pırlantası genç yaşta vefat eden Füruğ Ferruhzad'ın gibi mi olacaktı? Kadınlar rahat bırakılmalıydı artık... Bir kuş olup istediği her yere uçabilmeliydi onlar. Kitap biraz ağır ilerliyor nedeni çeviri değil, yazarımızın tecrübesizliği diye düşünüyorum. Olay, mekan ve kişilerin okuyucuya aktarımındaki dizaynsızlık diyelim... Saygılar.
Bir Çay Kaşığı Toprak ve Deniz
Bir Çay Kaşığı Toprak ve DenizDina Nayeri · Olimpos Yayınları · 2014132 okunma
··
84 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.