Herkese merhaba, bugün benim için çok özel bir yere sahip olan "Bülbülün Kırk Şarkısı"nın yorumuyla geldim. Yavaş yavaş, sindire sindire okumak istedim O'nu... Allah'ın "Eğer sen olmasaydın, sen olmasaydın ey Muhammed, kâinatı yaratmazdım!" buyurduğu ve âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz. Muhammed'in hayat hikâyesini... Okuduğum ilk İskender Pala kitabı ve okuduğum ilk siyer kitabı olmasından dolayı bu güzel kitap, hayatımda yeri çok ayrı olarak hafızamda yer edindi. "Biz Müslümanlar, Allah'ın elçisini yani sevgili Peygamberimiz'in hayatını ne kadar biliyoruz? O'nun bizden istediklerini, çektiği acıları, İslamiyet uğruna maruz kaldığı zorlukları biliyor muyuz?" Bu soruları kendinize sormanızı istiyorum sizden, bu sorulara cevap bulmanız için de bu güzel kitabı okumanızı... Bu kitabı okuduktan sonra -hatta okurken bile- hareketlerime ve insanlara karşı davranışlarıma daha fazla dikkat etmeye başladım çünkü bizim Peygamberimiz, o kadar merhametli bir insandı ki O'na layık olmak, "O'nun ümmetinden olduğumu bilmek" düşüncesi beni daha dikkatli bir insan olmaya yöneltti. Kitapta anlatılan acı verici yerleri gözüm yaşlı okudum. En son bölüm tahmin edersiniz ki en çok gözyaşı döktüğüm bölümdü... Bu yorumu yazarken bile hâlâ gözlerim doluyor... Sizden ricam, lütfen bu güzel kitabı okuyunuz; kitabın kapağında da yazdığı gibi "roman tadında bir siyer" olan bu güzel eser, size çok şey kazandıracak. O'nun izinden gidebilmek ve Allah'a karşı daha iyi birer kul olabilmek hepimize nasip olsun inşallah... Kitapla kalmanız temennisiyle...

Bülbülün Kırk Şarkısıİskender Pala · Kapı Yayınları · 202010,4bin okunma

·

32 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Burcu Topçu