Gönderi

Vuslat denilen şey, sonunda ayrılık ihtimali olduğu için, gerçek aşığın pek de istediği bir şey sayılamaz. Çünkü bir âşık, vuslatı isteyeceğine ayrılığın devamlı artan acısını isteyerek aşk mesleğinde bir gömlek daha yükselmek, sevgilinin yolun da kendini olgunlaştırmak ister. Aşkta vuslat istemek acemilik, kendini bilmezlik ve hamlık göstergesidir. Çünkü vuslata giden yolun uzunluğu veya kısalığıdır ki aşkın ömrünü belirler. Sevdiğimiz insandan bizi sevmesini beklemek yahut yalnız bizi sevenleri sevmek, nihayet kuru bir alışveriş, hatta belki kaba bir değiş tokuştur. Burada önemli olan, aşkın içini ne ile doldurmak gerektiğinin belirlenmesi, böylece aşkı kabalıktan kurtarıp zarafete, sırça saraylardan bir numune olan gönle konulacak inceliğe büründürmektir. Bu da aşkı bir üst boyutta belki beşeriyet boyutunun fevkinde yaşamakla mümkündür.
Sayfa 135 - KAPI YAYINLARIKitabı okudu
·
141 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.