Marquez' den okuduğum ilk kitaptı ve çok farklı bir tarzı vardı. Yazar büyükannesinin anlattığı bir efsaneden esinlenerek yazmış. Ve bence etkileyici kısmı o efsane. Kitap ana karakterimizi kuduz bir köpek ısırması üzerine çevresindekilerin kızın tuhaflaştığını düşünmeleri üzerine doktora götürmesi ile başlıyor. Doktora bu kız ölür diyor bunun üzerine babası dine başvuruyor. Kıza cinli tanısı konuyor. Ne alaka cidden bilmiyorum. Kız hücreye kapatılıyor. Ve bizim bu din adamları at gözlüklerini takmış kendilerinden o kdr eminler ki. Orada ne olursa olsun kızın cinlerinden sorumlu tutuluyor. Hayır olayın absürtlüğüne bakar mısınız orda yenilenme oluyor duvar yıkılıyor ve birkaç işci ölüyor ve bundan bile kız sorumlu tutuluyor. Bu kız ile ilgilenmesi için bir rahip gönderiliyor. Ve Rahip ilk gördüğü anda kıza karşı bilemediği birşeyler hissediyor. Kızda birşey olmadığı kanıtlamaya çalışıyor. Ve onun hasta olduğu düşünülüp hastaneye yatırılıyor. Ama bizim rahip durmuyor kaçıyor ve kızı görmek için devamlı yanına gidiyor. Hatta kendisinin de cinlendiğini düşünüyor. Aslında bizim bu cinler aşk. Rahip aşkı tanıyamıyor. Ben çok sinirlenmiştim ne rahip ne kız bunları hak etmedi. Uzun lafın kısası etkileyici bir kitap. Okuduktan sonra bir süre etkisinde kaldım. Keyifli okumalar...

Aşk ve Öbür CinlerGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20206,9bin okunma

·

133 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Elif Ecem sanlı