JACQUES: Beyim, bu yararsız sorulara ne gerek var?
EFENDİ: (melankolik) Kocaman kalçaları yoktu, değil mi?
JACQUES: (yumuşaklıkla) Soru sormayın, beyim. Size yalan söylemeyi sevmediğimi biliyorsunuz.
EFENDİ: (melankolik) Öyleyse, bana yalan söyledin, Jacques.
JACQUES: Bana kızmayın.
EFENDİ: (nostaljiyle) Sana kızmıyorum, Jacques'cığım.
Beni sevdiğin için yalan söyledin.
JACQUES: Evet beyim. Kocaman kalçalı kadınları ne denli sevdiğinizi biliyorum.
EFENDİ: İyisin. İyi bir hizmetkârsın. Hizmetkârlar iyi ol malı ve efendilerine, efendilerinin duymak istediklerini söylemelidir. Özellikle de, yararsız gerçeklere gerek yok, Jacques.
JACQUES: Hiç kaygılanmayın beyim, yararsız gerçekleri sevmem, yararsız bir gerçekten daha aptalca bir şey yoktur bence.