Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

276 syf.
·
Puan vermedi
·
43 günde okudu
1984'e Kafa Tutabilir Cinsten Bir ''Garip Romanı''.
Bana kalırsa Melih Cevdet koşulsuz Birinci Yeniciler'in en istikrarlısı ve hatta biraz daha ileri gidersek çağını en iyi yansıtan yazar. Gizli Emir’i okurken, George Orwell’ın 1984’ünün mü, yoksa Melih Cevdet’in Gizli Emir’inin mi önce yazıldığı hususunda çelişkiye düşüp biraz kurcaladım. George Orwell’ın 1984’ü bu çekişmenin kazananı oldu. ''Bunları niçin söylüyorsun? Bunun ne önemi var?'' demeyin. Bir yazarın etkilendiği bir başka yazar mutlaka vardır ve bizim gibi meraklı birkaç kişi için önemli meselelerdir bunlar. Bu çeşit bilgiler içimizde bir yerleri gıdıklar bizim. Öze dönelim, Gizli Emir, yer ve zamanın belli olmadığı bir OHAL romanı. AYOT isminde kendisine Asayişi Yerleştirme Olağanüstü Teşkilatı adını verdikleri bir devlet kurumu, şehirdeki bütün kararları tek elden veriyor. Ancak bu kararlar, kamu yararı ilkesiyle yakından uzaktan ilgisi olmayan ve ülkeyi bir deli yönetiyormuş da akli melekeleri arada bir kulağına fantastik bir şeyler fısıldıyormuş izlenimi veren kararlar. Aslında burada evrensel bir fikri gözümüzü sokuyor: ‘’Olağan Olan Olağanüstü Olandır’’ felsefesi. Siyasi erkin, gücü elinde bulunduran bir diktaya dönüşmesi ve itaati zorunlu gören bir yönetim anlayışı. Çağımızın meselesi esasında. Özünde Gizli Emir de bir siyasi ideoloji romanı. Diktanın bu OHAL adı altında akılalmaz yönetim anlayışının toplumda yarattığı korku, gerilim ve salt itaat güdümü altında ezilen aydın kesim üzerinde fazlasıyla duruşu, aslında günümüz dünyasında sıkça rastladığımız gerçekler. Burayı kitaptan bir cümle ile alıntılamak istiyorum: ‘’Teşkilatımız çok şükür ki, akıl-dışı bir yöntemle işlemektedir.’’ Bu salt itaat ortamında Melih Cevdet’in oluşturduğu karakterler yaşanılan olağanüstü dönemin içinde başkaldıramayan karakterler olarak karşımıza çıkıyor. AYOT’un bugün yasak dediğini yarın mübah sayması, sanatçının sanatını icra edebilmesi noktasında köşeye sıkışmış olması ve sağlıklı eserler ortaya koyamamasıyla sonuçlanıyor. Bununla da kalsa iyi, AYOT’un temel prensibi; kararların gerekçesiz oluşu. Yani gerekçeli karar vermek yasak. Her an herkesi herhangi bir sebebe dayandırmadan keyfine göre tutuklayıp, bitmek tükenmek bilmeyen bir kırtasiyecilik anlayışıyla sorguya çekiyor ve negatif haklar dediğimiz ‘’Temel Hak ve Özgürlükleri’’ dahi gözden çıkarmışken, bırakın sosyal-ekonomik hakların adının dahi geçmesine müsaade etmiyor. Bir devlette hukukun tanınmasının ve masumiyet karinesinin o toplumda yaşayan insanlar için ne denli önemli olduğu noktasında bütün kitap boyunca gezdiriyor. Aslında yıldırıcı ve bezdirici bu siyasi politikaların tek bir hedefi var: Otokontrolünü dahi yitirmiş bir sığır sürüsü yetiştirmek. Bu ortamda Gabriel Garcia Marquez’in albayının o bir türlü gelmeyen mektubu gibi, toplumun beklediği gizli bir emir var. Köşeye sıkışmış insan topluluğunun ağzında tek bir gerçek var. ‘’Gizli Emir’’ Gizli emrin ne olduğu ve ne olabileceği konusunda bir sürü teori olmasının yanısıra, insanların bel bağladığı ve bu kaosun biteceğine inandığı tek bir umut o. Aydın kesim, gizli bir örgüt bile kuruyor, gizli emrin geleceği noktasında. Çalınan her telefon, tokmağıyla vurulan her kapı, onlara gizli emrin geldiği heyecanını veriyor ve tabi, bu akıl dışı yönetim biçiminin ardında insanların psikolojisi üzerinde de fazlasıyla duruyor. Kitaptaki idealist karakterlerden biri olan Heykeltraş Nizam’ın, karısının ona, onu aldattığını söylediğindeki ‘’Bunları sonra anlatsan olmaz mı? Görüyorsun, hemen gitmek zorundayım…’’ ile başlayan vurdumduymaz tavrı, aydın kesim içinde birbirlerinin eşlerine duydukları enteresan ilgiler silsilesi… Şimdi bunları okuyanların birkaçı, bu olağan dönemde de böyle olabilir nesi garip gibi bir şeyler fısıldayabilir. Fakat bahsettiğim tam olarak öyle bir şey değil. Sıkışmışlık ve bunalım atmosferinde yaşanılan kayboluşlar, olarak tanımlamak daha doğru. Şahsi fikrim bu yönde :) Herkesin herkese mecbur olduğu bir atmosferde insan psikolojisi üzerinde ince eleyip sık dokumuş Melih Cevdet. Benden bu kadar, iyi okumalar.
Gizli Emir
Gizli EmirMelih Cevdet Anday · Adam Yayıncılık · 1992139 okunma
·
245 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.