Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1062 syf.
7/10 puan verdi
Aşkı mı? Toplumsal değerler mi? Sorumluluklar mı? Yoksa aile mi? Tüm bunların içinde çırpınan ve kalbini dinleyen bir kadının hikayesi. Oldukça akıcı, bir değer yargısı içinde değil de kendi ruhani durumu içerisinde hikayeyi anlatmaya çalışan yazar elbette yer yer kadını suçlar bir noktaya yaklaşsada yine de oldukça çizgiyi iyi korumuş bir eser. Kısaca kitaba bakacak olursak, yaşadığı şehirden kardeşinin evliliğini kurtarmak için gittiği şehirde tesadüf eseri tanıştığı bir askere aşık olur. Tekrar evine, evladına ve eşine dönse de kalbimi dinler ve aşkı seçerek aşık olduğu adamın yanına gider. Hem oğlunu hem de eski "saygıdeğer" ve sosyal burjuva hayatını özlemesi üzerine tekrar sevdiği adamla birlikte yaşadığı şehire döner. Fakat oğlunu eşi, arkadaşlarını da toplumsal değer yargıları göstermez. Bu sırada aşık olduğu adam hamile olan Anna eski eşinden boşanmak ister fakat bunu da yapamaz. Sevdiği adamdan da eskisi kadar ilgi ve sevgi görmediğini, zaman zaman da ona yalan söylediği ve artık ondan baktığını düşünür. Oldukça çaresiz ve bunalmış bir ruh haliyle aşık olduğu adamla ilk kez karşılaştığı tren istasyonunda karşıdan gelen trenin önüne atarak intihar eder. Sürükleyici, merak uyandırıcı bir eser olsa da yer yer "zavallı Anna" "onun için çok üzülüyorum" gibi söylemler ile sık sık da "çocuklu kadındı" ya da "finaldeki durum" ile şüphesiz aşık iki insanın hikayesi yerine bir noktada kadını suçlar bir yapıya kalmaktadır. Yani aşkı yaşayan iki taraf olmasına karşın asla erkek suçlanmaz, toplumsan itilmez ya da Anna kadar büyük "cezalar" ile göğüs göğüse gelmez. Asla zavallı ya da üzülünen bir konumda olmaz. Sonunda ise cezayı yine tek başına bir kadın çeker. Bunun haricinde oldukça güçlü, sosyal ilişkileri kuvvetli bir kadın olmasına rağmen pes etme ya da hayata tutunma noktası olarak daima bir erkeği ya da anne olarak Anna'yı görmekte. Yani tek başına, kendi için gücü bulamamakdır. Bunun neticesinde de kendinin inandığı erkeği kaybetmesi ile yaşamasına da son verir. Oysa ki tüm bunlar çıkarılsa Anna'nın yaşadığı durum ile birlikte duygu halleri sunulsa, kahraman ya da suçlu arayışı aramak yerine bireyin yaşadıklarını psikolojisi ile birlikte okusak daha iyi olacak gibiydi. Yine de klasik sever kitap kurtlarının kesinlikle kaçırmaması gereken bir eser. İyi okumalar.
Anna Karenina
Anna Karenina
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,6bin okunma
·
177 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.