Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Amcası, Hz. Osman'ın ebedî kurtuluşa erdiğini duyunca küplere bindi. O masum Efendiyi bir direğe bağladı dövmeye başladı: - Eski dininden dönüp yenisine bağlandığın ve Muhammed'in peşine gittiğin için işte seni bu direğe bağlıyorum. Tekrar atalarının dinine dönmedikçe salıvermem! Gönlü iman nuru ile parıldayan genç mümin amcasının yüzüne karşı haykırdı: Gönlü îmân nuru ile parıldıyan genç mü'min amcasının yüzüne karşı haykırdı: - Vallahi, ey amca, ne yaparsan yap! Ben, hak ve hakikat dinini asla bırakmam. Adam taş gibi donup kaldı. Yeğeninden böyle bir celâlet beklemiyordu. Fakat, îmân nuru Hz. Osman (r.a. )'in gönül evine dolmuştu. Artık o hiç kimseden korkmuyordu. Onun bir tek gâyesi vardı. Allah ve Resûlünün rızâsına ermek. Cihanda bundan büyük mutluluk ve saadet mi olurdu... Müşrik amca, işkenceye günlerce devam etti. Bu bitmez tükenmez çileye Hazret-i Osman (r.a.) îmân sinesini açtı. Mızraklar, hançerler, oklar ve kanlı pençeler onu dininden döndürememişti. Genç sağlamlığı karşısında ihti yar amca, haya ve edep incisi Hazret-i Osman'ı salıvermekten başka bir şey yapamadı.
·
146 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.