Merhum Hasan el-Benna'nın fetvası da bu fıkhın ışığında verilmişti. Teravih namazında ihtilaf edenler ona şöyle bir soru sormuşlardı: Teravih namazı, Mekke ve Medine'de ve diğer yerlerde kılındığı gibi ve dört mezhebin meşhur görüşüne göre yirmi rekat mı kılınmalı yoksa bazı selefçilik davetçilerinin ısrar ettiği gibi sekiz rekat mı olmalı? Hasan el-Benna'ya bu soruyu soran bölge halkı bu meseleden dolayı birbirleriyle kavga ediyorlardı.
Bu meseleye el-Benna'nın verdiği cevap şu oldu: "Teravih namazı sünnet, Müslümanların birliği ise farzdır, biz nasıl olur da sünnetten dolayı farzı zayi ederiz? Şayet bu Müslümanlar birbirlerine saldırmadan ve ihtilafa düşmeden söz konusu namazı evlerinde kılmış olsalardı daha hayırlı ve daha doğru olurdu."