şunu söylemeliyim ki yeraltı edebiyatının beni bu kadar saracağını düşünmezdim :)) inceleme öncesinde; kitapta çok fazla argo kelime ve cinsellik içeren betimlemeler var ve okumaktan rahatsız olabilecek kişiler için bilinmesi gerekir.. kitabın yazarı aynı zamanda ''dövüş kulubü'' filminin kitabının da yazarı ve filmle kitap arasında hoşa okuyucunun hoşuna gidebilecek benzerlikler de mevcut.. dikkatimmi çeken bazı benzerlikler; filmde ana karakterin duygusal tepkimelerinde ''ben Jack'in....'sıyım'' kalıbı; karakterimizin model olduğu kitabımızda ''bana flaş ver, bana .... ver'' şeklinde bir yakınlık sergiliyor.. yine filmde ''kopyasının kopyasının kopyası''; kitabımızda ''Orijinal olan her şeyden soyutlanmış yüzlerce nesil; doğruya doğru, hepimiz öyle değil miyiz?''alıntısıyla benim için yakınlık düşündürdü.. olayların işleyişi bakımından ara ara kitap boyunca geçmişe gidecek; bazen neyin daha önce yaşandığını karıştıracaksınız :)).. ana karakterimiz gençliğinin altın çağında modern dünyanın güzellik algılarını kendinde toplamış bir model kraliçe. kraliçemiz, o ana kadar belki de sahip olduğu her şeyi bu güzelliğine borçlu.. öyle ki güzelliği olmasa bu dünyada hala var olabilir miydi sorusunu kendine defalarca sormuş.. hayatı boyunca hassas ve ailesinin gülü olan abisinin gölgesinde kalmış.. kendisinin ilgiye muhtaç olduğunu bildiği zamanlardayken bile ailesinin sürekli abisinden bahsetmesinden yılmış.. yakın çevresinin ise onunla birlikte olmasının sebebinin güzelliği olduğunun içten içe farkında ve bu hayatta gerçek olan bir şey olmadığını; herkesin yaptıklarını başkaları için yapmaya başladığını düşünmeye başlıyor.. ''..izleyici olmadan histeri krizi geçirmek imkânsızdır..'' karakterimiz kitabın başında geçirdiği kaza ile birlikte güzelliğini tamamen kaybedip aradığı gerçek hayatı yaşamaya başladığını düşünüyor. geçmişinde çok sayıda kırılmışlıkları olan kraliçemiz artık yıkılmadım ayaktayım derken şok üstüne şoklar yaşadıkça hayatın sillesinin bitmediğini anlıyor.. ''Kalbime bir bıçak saplanmış gibi hissediyordum; ve başımdan geçen tüm olaylara rağmen hâlâ incitilmek için sonsuz ve engellenemez bir potansiyelim olduğunu keşfetmiştim..'' kaza sonrası tanıştığı başka bir güzellik kraliçesi ile birlikte yeni gerçek hayatına adım atan kraliçemiz; insanoğlunun çirkinliklerini, arzuların serbest bırakıldığında nerelere kadar gidebileceğini; kişinin kendi benliğinin ne kadarını kabul etmesi ya da etmemesi gerektiğini kitap boyunca okuyucuya düşündürüyor.. sonlara doğru yine filmdeki gibi kitap sizi tamamen ele geçiriyor ve şaşkınlık içinde okumaya devam ederken kitabın sonuyla birlikte bi sigara yakasınız geliyor.. ''Ben görünmez bir canavarım ve kimseyi sevemiyorum. Hangisi daha kötü siz karar verin..'' ben sevdim ama herkese hitap edebilecek bir kitap değil; keyifli okumalar :)

Görünmez CanavarlarChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20132,176 okunma

··

2.727 görüntüleme

Maria Missakian

@urania ·

16 Mayıs 2022 20:00

Kraliçe'yi biraz kendime benzettim. Sonumuz benzemesin..

1 önceki yanıtı göster

Raskov.

@Rodian ·

16 Mayıs 2022 20:02

Hayır hayır hayır aman aman aman

8 sonraki yanıtı göster

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.