Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

108 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Modernleşmeden sonra oluşan krizler üzerine bir kitap. Toplumla ilgili, toplumsala ait sorunlara dikkat çekenlere tavsiye ediyorum. Modern öncesi dönem ile modern dönem kurumlarının anlam farklılaşması üzerinedir. Modern öncesi dönemde kurumlar, birey ile toplum arasında aracılık eden, kurumlardı. Bu kurumlar bireylerin hangi davranışı nasıl sergileyecekleri, neyi nasıl ve ne şekilde düşünecekleri noktasında, iyi doğru ve yanlış gibi değerlendirme ölçütleri sunuyordu. Böylece modern öncesi dönemde birey, herhangi bir anlam krizinin eşiğinde bulunmuyordu. Ancak modern döneme gelindiğinde birey birçok çoğul seçeneklerle karşılaştı. Referans alabileceği bilgi stoklarından mahrum kaldı. Tek bir doğru, tek bir gerçek, tek bir değer sistemi değil farklılıkları bünyesinde barındıran seçeneklere sahip oldu. Modern dönem anlam krizlerinin üstesinden gelebilmek adına kendi kurumlarını inşa etti. Ancak sahip olduğu çoğulculuk ile her zaman anlam krizine yatkın olarak değerlendirildi. Modernleşmenin kaçınılmaz olarak sekülerleşmeye yol açacağı düşüncesine karşılık dini kurumların modern toplumlar için önemli bir yere sahip olduğunu ve modern toplumların asıl sorununun çoğulculuk olduğunu göstermektir. Din kurumu geleneksel toplumlarda güçlü bir anlam üretme mekanizmasıyken bu gücünü modern toplumlarda kaybetmiştir. (alıntı)
Modernite, Çoğulculuk ve Anlam Krizi
Modernite, Çoğulculuk ve Anlam KriziPeter L. Berger · Albaraka Yayınları · 202217 okunma
·
173 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.