1947 New York, Üniversiteyi yeni bitirmiş Stingo’nun amacı yazar olmaktır. Bunun için bir yayınevindeki editör yardımcılığı görevini bırakıp Brooklyn’de bir pansiyonda yaşamaya başlar. Kendisiyle aynı yerde kalan iki sevgili Sophie ve Nathan’la arkadaş olur. Sophie, Auschwitz’den sağ çıkmayı başarmış bir Polonya’lı, Nathan ise zeki ve yetenekli, Pfizer laboratuvarlarında çalışan bir biyologdur. Kitap bu üç karakterin birlikte geçirdikleri çalkantılı yazı, geçmişlerini ve yaşadıklarının onları götürdüğü trajik sonu konu alıyor. Bir yandan kahramanların hikayesini anlatırken diğer yandan insan doğasını ve insanın içindeki kötülüğü sorgulayan ve bunu Amerika’daki ırkçılık ile Holokost etrafında birleştiren bir roman. Konu olarak çok çarpıcı ve güzel, içerik olaraksa zaman zaman sıkıcı ve uzun bir roman. Stingo’nun kafasının dağınıklığı, yazar olma, olamama serüveni oldukça sıkıcı; öte yandan Sophie ve Nathan’ın karakterleri ve geçmişleri ile ilgili bölümler çok çarpıcı. Hikayenin temposu bazı yerlerde yükselirken bazen düşüyor. Bana kalırsa daha kısa olsaydı, belli bölümler çıkarılsaydı çok daha etkileyici bir roman olurdu. Yazar bazı noktalarda çok detaycı ve o detaylar konu bütünlüğünde benim için bir şey ifade etmedi. Çeviriye gelince eh işte. Böyle bir konunun sular seller gibi akmasını beklersiniz ama ilginç bir şekilde öyle değil. Tavsiyem, ben henüz seyretmedim, filmini seyredin :) Müthiş bir Meryl Streep performansı izlersiniz. Sanırım ilk defa benim için bir film kitabın önüne geçecek; izleyip göreceğiz.

Sophie'nin SeçimiWilliam Styron · Doğan Kitap · 201997 okunma

·

275 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Diğdem Abşin