Eski bir doktor olan Ahmet bey eşini, kızı Berfin çok küçükken kaybeder ve artık ona hem anne hemde baba olur. Kaderin cilvesine bakın ki Ahmet bey alzhemier hastalığı ile mücadele etmek zorunda kalır. Berfin babasının huzuru ve mutluluğu için herşeyi yapar. Ahmet bey tüm hayatını, kaybettiği eşini, kızını dahi unutmuştur. Tek bir kişi hariç. "Sana nasıl kızayım Ermeni kızı. Sen ikimizi değil bizi seçtin. Senin fedakarlığın az şey mi? Ama şunu bil Ermeni kızı, ölsem unutmayacağım ne seni ne de adını" dediği Seher'i. Bir akşam babasının eşyalarını karıştıran Berfin babasının tüm geçmişine küçük bir sandık içinde tanık olur. Babasının geçmişi, Berfinin geleceğine nasıl yön verecek? Kitap tek kelime ile ruhumda iz bıraktı.Akıcı anlatımı, hikayenin güzelliği hepsi apayrı hayranlık sebebi. Hikaye beni aldı Erzurum'un Emre köyüne götürdü. Ahmet, Seher, Berfin ve Ali o köy evinde kahvaltı masasında konuşurlarken bende duvar dibinde onları izliyordum sanki. Ben çok severek ve duygulanarak okudum. Sizlere kesinlikle tavsiye edeceğim bir kitap. Okuyacak olanlara şimdiden keyifli okumalar dilerim.

FedaHandan Küçük · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 010 okunma

·

112 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

kahveli kitabım