Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kitap Yahudi geleneği hamursuz bayramı anlatısıyla başlıyor. Yazar Rebecca Solnit İlyas Peygamber içeri girebilsin diye bırakılan açık kapı adetinden esinle ‘Kapı açık, buyurun içeri girin’ diyor. Misafirliğiniz böyle başlıyor. Masanın üzerinde sahipsiz bir şarap kadehi görürseniz içmeyin. O sizin için bırakılmamış, İlyas Peygamber’in. Başlangıç kaybolmak kavramının açılımında sohbet edileceği izlenimini uyandırsa da tam öyle gerçekleşmiyor. Evin içinde oda oda gezinirken sohbet genişledikçe genişliyor. Ev dediysem saray yavrusu tabiri bile karşılayamaz. Bildiğimiz saray. Kaç oda var ben sayamadım. Sinema, edebiyat, fotoğraf, mitoloji, resim, müzik, tarih (Amerika keşif tarihi), kartografya hatta ufak bir hayvanat bahçesi bile var; yılan, tavşan, kaplumbağa, yengeç, kelebek ve adını sayamayacağım çeşitte kuşlar… “Karanlıkta kapıyı bilinmeyen için açık bırak! En önemli şeyler oradan gelecektir, hatta kendine bile ancak bu kapıdan ulaşabilirsin; gitmeyi düşündüğünde de yine o kapıdan çıkarsın.” Yazar kendi yaşamından bazı dönemleri ve insanları da anlatıyor. Konunun dağılması sıkıntı veriyor mu veya kayboluyor musunuz? Bilmiyorum ben kaybolmadım, gayet hoş bir okuma oldu. Girdiğim kapıdan da çıkayım: Yazarın kitabın içinde sıkça değindiği anlamlardan biriyle kaybolmayı ilk Nietzsche okuduğum dönemde yaşadığımı hatırlıyorum. Evet bir de İlber Ortaylı sohbetlerinde…
Kaybolma Kılavuzu
Kaybolma KılavuzuRebecca Solnit · Encore · 2015114 okunma
·
333 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.