Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

329 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Bir pazar günü (01 Nisan 2018) yazarı okumuş, memnun kalmış ve devamı gelirse okuyacağımı belirtmiştim. 2022 yılına geldik, yarısını da geçtik artık ve yıllar sonra yeniden yazarı okuma fırsatımız oldu. Genellikle kendisini komplocu olarak tanımlayanlar, teorisyen olarak tanımlayanlar olsa da gerek kullandığı kaynaklar gerek araştırmalarıyla yaptıkları da göz önüne alındığında, sadece kullandığı kaynaklar bile büyük nimet diyebiliriz. Böyle şeyleri araştırmak, böyle konularda bilgileri birlikte kullanabilmek çok önemli. Kalemini özlediğim için kendisinin epey kitabını okumak istiyorum ve bu süreçte incelemelerimin başında bu paragrafı kullanabilirim. Bilgilerinize sunarım. Bu kitapta belki de dünya tarihinin, belki de son yüzyılın dünya genelinde en çok konuşulan, en çok kitap, film ve araştırma konusu yapılan Hitler’i inceleyeceğiz. Filmler sağ olsun adamın adını gördük mü uzaklaşıyoruz artık konu olarak sıkıyor ve klişeye kaçıyor ama Aytunç Bey’in araştırmaları konu olduğunda merak ediyor ve okuyorum. Şöyle bir içerik bilgisi de paylaşayım ben. Bu içerik tek başına bir şey ifade etmediği gibi aynı zamanda merak uyandırıcı olması bakımından önemli başlıklar içermekte. hizliresim.com/4oxv3di Yine istatistiklere bakarak konuşursak eğer, Hazreti İsa sonrası hakkında en çok yayın (genel) yapılan kişi Hitler. Yani sadece buna bakarak bile onun hakkında yeni ne olabilir soruları sorulacaktır. İşte burada Aytunç Altındal’ın kalemini bilen arkadaşlar çok iyi anladılar ki onun soyuna ineceğiz, nasıl yükseldiği, kimlerle ne bağlantısı olduğunu araştıracak ve bu konuda yapılan yayınları birleştirerek bir kitap okumuş olacağız. İşte burada fark tamamen onun kaleminde. Hitler hakkında araştırmaları iki grupta inceleyeceğiz. İlk grup 1990 öncesi yıllara ait bilgiler. Yaklaşık 50-60 yıllık bilgiler bunlar. Bir de 1990 sonrası 30 yıllık bilgileri inceleyeceğiz. Biz ikinci kategoriye odaklanacağız çünkü sadece Eichmann dosyası bile göz önüne alındığında yapılacak karşılaştırmalar neticesinde gerçek tarih ve öğretilen tarih arasında büyük fark olduğunu göreceğiz. Kitap ise aile tarihine ve soya odaklanmasının yanında ilk bölümler eğer bırakılmazsa, tamamlandığında çok başka düşüncelere bizleri sevk edecektir. Kitabı okumak, özellikle bu kitapla başlamak için en temel nedenimse yazarın bu kitabı İngilizce yazması ve bu yayın sonrası Türkçe olarak baskısının yapılması. Gerek yazdığı süreçte gerekse de yayımladığı süreçte kendisine yapılan pek çok baskıyı gördüğümde de artık zamanı geldi dedim. Zaten ben şöyle düşünürüm, yaptığım bir işte -ne olursa olsun- bana karşı duranlar yoksa, hiçbir pürüz olmadan en ufak bir stres bile yaşamadan her şey yolunda gidiyorsa ben o işte bir bit yeniği ararım. Bir yazı mı yazıyorum? Ona illa karşı çıkanlar olacaktır, olmuyorsa ve herkes aynı fikirdeyse bir sorun görürüm. Bir iş mi yapıyorum, kesinlikle rast gitsin isterim ama en ufak bir pürüz olmuyorsa, acaba güzel bir iş çıkacak mı diye gram streslenmeden uyuyabiliyorsam kendimde bir sorun ararım. Belki de yanlış düşünüyorumdur, kim bilir? 9 yıllık koca bir araştırma ve çok kısa bir sürede bunu okumak biraz garip hissettiriyor. İnsanların onca emek harcadığı yazıları kısa sürede bitirince hem memnun oluyorum hem de acaba ayıp oluyor mu duygusuna sıkça kapılıyorum ama ben de böyleyim işte. Araştırma eserlerini seven arkadaşlar için ideal bir kitap olduğu kadar bu alanı çok sevemeyen, okumakta zorlanan arkadaşlar için de sıkıcı bir kitap olduğunu söylemezsem objektif olamam. Tabi bazı bilgilerin muallakta kaldığını, bazı cümlelerin soru işaretli olduğunu da belirtmek durumundayım. Gene de iyi bir eser olduğunu inkâr edemeyeceğim. İyi okumalar dilerim..
Bilinmeyen Hitler
Bilinmeyen HitlerAytunç Altındal · Alfa Basım Yayım Dağıtım · 2018519 okunma
·
464 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.