Gani Müjde'nin benim için ilk eserini okumuş bulunmaktayım,inanılmaz derecede mutlu oldum, bakış açısı ve ufku o kadar zengin ki bu kadar mizahi bir anlatım ve bu kadar zekice bir karışım hiçbir yerde görmedim. Birkaç tane kısa örnek vermek istiyorum: Yolsuzluklar Tarihi (sy. 39) Osmanlı ordusu Viyana kapılarına dayanmıştı. Gelen çilingirler uygun bir anahtar uydurup kapıyı açınca Viyana'nın Osmanlı mülkü olması işten bile değildi ama tam bu sırada Katerina ortaya çıkarak Baltacı Mehmet Paşa'yı çadırına çağırdı ve ona orduyu geri çekmesi için kaç tane amcık istediğini sordu (amcık: eski Rusya'nın para birimi) Baltacı Mehmet Paşa Katerina'nın gösterdiği amcıkları görünce dağılıp gitti ve ertesi gün kuşatmanın kaldırılarak boş kalan ordunun Çim hokeyi ve aletli jimnastik yaparak dönüş hazırlıklarına başlamasını emretti. --------------------------------- İstanbul'da deprem olsaydı ilk hafta şöyle geçerdi : 7 gündür İstanbul'a su ve elektrik verilmediği açıklandı, istanbullular olayın farkında bile değil, prezervatif sıkıntısı giderilmeye çalışılıyor. Yardım malzemelerinin marketlerde %20 indirimli satılıyor olmasına rağmen şehirde açlık baş gösterdi. Doğu Anadolu'dan gelen lahmacun Adana kebap ve çiğ köfteleri ilk gün silip süpüren İstanbullular Vakko mağazasına saldırarak, iki döpyes, 20 erkek ceketi ve bir kadın çizmesi yedi. Su niyetine içilen parfümlerin ise haddi hesabı yok. Demirel'in müteahhitliğini yaptığı Okmeydanı ve Samatya SSK hastanelerinin enkaz kaldırma çalışmalarına yardım edecek insan bulunamazken, Karaköy Genelevinin kurtarma çalışmalarına 2 milyon kişinin katıldığı söyleniyor. Ortadireği yerle bir eden depremi PKK üstlendi. Enkaz kaldırma çalışmalarının 580 yıl süreceği sanılıyor. İki buçuk milyon kişinin öldüğü İstanbul depremi sırasında şehre 3 milyon kişinin göç ettiğini söyleyen uzmanlar, bin yıllık deprem araştırmalarına göre İstanbul'un deprem sonrasında nüfusu artan tek şehir olduğunu açıkladılar. (sy. 44) __________ Turizm.. Turist çağırıyoruz çağırmasına yahu tatil yörelerimizin çoğunda su yok, Bodrum'da çaylar kuru olarak geliyor adamın önüne, çiğniyorsunuz ve tükürük yardımı ile yutuyorsunuz. Turist çekmek için bir de festivaller düzenleniyor her yerde. Tabii yörenin nesi meşhursa onun ismi veriliyor. Şarköy şarap Festivali, Tekirdağ üzüm Festivali, Diyarbakır Karpuz Festivali. Geçen gün bir tanesi de çok şaşırdım. Akrebi ve çiyanı ile ünlü Sarıkaaya'mızın Akrep ve Çiyan Festivaline hepiniz davetlisiniz demiş adamlar :)) ____________seks_______ Bir seks furyasıdır gidiyor, abazanlıkta üstümüze yok. Geçen yaz lunaparka gitmiştim, baktım bir sürü maganda hani üstüne binilip dönülen bir balerin var ya işte ona gözlerini dikmiş yiyecek gibi bakıyorlar." Burada ne bekliyorsunuz kardeşim" diye sordum bir tanesine, _"balerinin eteklerinin havalanmasını bekliyoruz abi " dedi Fakat abazan cenneti ülkemizde neden hala düğün salonlarında kız kıza dans edilir anlamış değilim. Erkek bale dansçılarına çok hayret ediyorum doğrusu, sahnede birbirinden güzel hurilerin oralarından buralarından tut, havaya at, yerlerde yuvarlan ama o daracık taytların altında hiçbir hareket belli olmasın. Bravo yani.. Hayır o kıyafeti bana giydirip onca güzelin arasına salsalar ne olur diye düşünüyorum. Tayt mı dayanır be?

Dijital Saadet OlmazGani Müjde · Parantez Yayınları · 2002124 okunma

·

193 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.