Ivan İlyiç eve vardı ve karısına olanları anlatmaya başladı, karısı onu dinliyordu fakat hikayenin ortasında kızı başında şapkasıyla içeri girdi annesiyle dışarı çıkmak için hazırlanmıştı. İsteksizce bu can sıkıcı meseleyi dinlemek için oturdu, fakat uzun süre dayanamadı, annesi de sonuna kadar dinlemedi. 'pekala çok sevindim' dedi karısı, '' 'Öyleyse artık dikkatli ol. İlaçlarını düzenli al, reçeteni ver de gerisi mi eczaneye göndereyim" dedi ve giymeye gitti.
______
Sanki ağzında iğrenç bir koku varmış gibi geliyordu ve iştahıyla gücü iyice azalmıştı. Kendini kandırması imkansızdı:korkunç ,tuhaf ve önemli. Hayatında hiçbir zaman olmadığı kadar önemli bir şey oluyordu içinde, tek bildiği çevresindeki hiç kimsenin bunu anlamadığı ya da anlamak istemediği ve herkesin dünyadaki her şeyin eskisi gibi sürüp gittiğini düşündüğüydü. işte bu İvan İlyiç'e her şeyden çok acı veriyordu, evdekiler başta da gezegenliği tutan karısı ve kızı hiçbir şey anlamıyor, bunun somurtkanlığından ve mızmızlığından sanki o suçluymuş gibi hayıflanıyordu. İlyiç bunu görüyordu.