Tarihi aşk romanlarını severim de bu kitabı pek sevdiğim söylenemez açıkçası. Okurken zorlanmadım, çoğu yerde güldüm, eğlendim ama kitapta beni iten şeyler vardı. Belki de serinin 3. kitabı oluşu ve benim diğer 2 kitabı okumamamdan kaynaklı olabilir. Bazı sayfalarda diğer kitaplardaki olaylara ithamlar oluyordu ve ben okumadığım için olayları anlamıyordum. Çok fazla karakter vardı ve bir noktadan sonra "Bu kimdi?" diye sordum durdum. Kitabın içine dalamadım, bazı yerlerde okumak için okudum. En büyük sorunu da bana göre tüm karakterlerin Polyannacılık oynamasıydı. Koskoca 75 yaşındaki Düşes bile 15 yaşındaki toy bir prenses gibi hareket edip sözler sarf ediyordu. Herkes ama herkes ana karakterlerimizin mutlu olması için şekilden şekle giriyordu ve bu beni açıkçası rahatsız etti. Bir tane bile baş kaldıran olsa, olaylara ağırlığını koysa ve kitap kendini durmadan tekrar etmese belki bir nebze zevk alabilirdim. Yine de tarihi aşk romanı sevdam burada bitmez. Okumaya devam. Daha iyi tarihi aşk romanları kesinlikle var ama kötü değil bence. Kendi türüne giriş yapılması için okunabilir bir kitap ama benim gibi son kitaptan değil ilk kitaptan okumaya başlayın. Belki o zaman benim aksine zevk alırsınız. Konusu: Sheridan Blomleigh genç hanımlara eğitim veren bir öğretmendir ve Charise'in İngilteredeki nişanlısına takdim için onunla Amerikadan İngiltereye gider ama kız bir limanda başka bir erkekle sırra kadem basar. Sheridan bu haberi vermek için limanda bekleyen Charise'in nişanlısı sandığı adamın yanına gider. Ama gerçek nişanlı bir gün önce Lord Westmoreland'ın kullandığı at arabasının önüne atlar ve ölür. Lord bu haberi vermek için limana gider. Haberi verdiği anda bir kaza gerçekleşir ve Sheridan kafasından ağır bir darbe alır. Lordu kendi evine getirir 3 gün sonra Sheridan uyandığında hafızasını tamamen kaybettiği anlaşılır ve olaylar başlar.

Sen Gelmeden ÖnceJudith McNaught · Epsilon Yayınları · 2013883 okunma

·

416 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.