Okuma serüvenine başladığım ilk kitaptı kitabı bana veren bir âlimin eşiydi kitabı alınca âlim bana "sen bir yol yorgunusun durağın da bu kitaptır. Halkını sev dışlanan halkına bağlı kal ve halkları hak ile beraber sev" dediğini hâlâ hatırlıyorum benim okuma serüvenim böyle başladı. Uzun yıllar sonra bir daha kitabı hediye olarak aldım artık Kitabın bende manevî değeri paha biçilemez.
Yazarın martılar üzerinden çizdiği yol aslında biz insanlar için mesajlar veriyor
Gününü akşam edip akşamını da paslı bir demir parçasıyla eş tutan insanlara üstü açık bir şekilde yol gösteren yazar bir noktada durmamamızı belirtiyor
Bazı insanlar farklı olanlara farklı bir bakış açısı sergiliyorlar
Farklı olan da sade tek düze hayat yaşayan insanlara gülüp geçmeyi ihmal etmiyor
Genel olarak çoğumuz buna şahit oluyoruz
Jonathanın gözüyle baktığımızda martıların tek amaçlarının yemek yemek olmadığını görüyorsak
Biz insanların da tek bir amaç uğraşında olmamamız gerektiğini belirtiyor yazar
Kısa ve sade bir dille yazılan bu kitabın bir ders niteliğinde okunup ve güzel bir anlam çıkartılması için sayfalarını açıp okumanızı tafsiye ediyorum