Endişe Sesi: Sabah uçağım var ve ben uçağa binmek istemiyorum. Uçaklar bana hiç güvenli gelmiyor. “Ya türbülansa girer de dengesini kaybedip düşerse?" diye kaygılanıyorum. Sahte Rahatlık: Hayır öyle bir şey olmayacak. Gökyüzünde şuan uçuş yapmakta olan binlerce uçak var. Araba kazaları daha tehlikeli. Bunu seninle okumuştuk, biliyorsun. Bilge Zihin: Uçağın düşmesinden korkuyor olman sadece seni rahatsız eden bir düşünce. İzin ver bu düşünce gelsin ve gitsin. Yukarıda üç içsel sesin diyaloğunu okudunuz. İşte istenmeyen davetsiz düşüncelerin başladığı bir nokta diyebiliriz. Endişe sesi her seferinde “ya olursa” gibi kaygı tohumları ile filizler kendini. Sahte rahatlık ise geçici rahatlama sağladığı gibi düşüncenin beslenmesine sebeb olur. Bilge zihin ise dinlememiz gereken iç sesimizdir. Sapkınca, korkunç, anksiyetik özellikte düşünceleriniz olabilir. Kendinize, sevdiklerinize normalde hiç yapmayacağınız bir şeyi yapma düşüncesi geçebilir zihninizden. Mensubu olduğunuz dine karşı aykırı düşüncelere sahip olduğunuz için ibadetlerinizi yerine getirmekten kaçınıyor da olabilirsiniz. Aslına bakarsanız “Düşünce, sadece düşüncedir.” Sadece düşünüyor olduğunuz için birine zarar vermeyecek ya da dininize karşı yanlış bir şey yapıyor olmayacaksınız. Ancak bu “düşünceden sonra gelen eylemden” farklıdır. Bu ayrımı iyi bir şekilde yapabilmek gerekir. İntihar gibi düşünceleriniz ve gerçekten birine zarar vermek gibi eyleminiz için planlarınız ve hazırlıklarınız var ise bu bahsettiğimiz durumundan oldukça farklıdır. Bu noktada bir uzman desteği almanız gerekir. Davetsiz, istenmeyen düşünceler her zaman ziyaretinize geleceklerdir. Onu saplantılı hale getirmek ise bizim ellerimizde. Nasıl mı? Şöyle… Zihnimize hoşlanmadığımız, iğrendiğimiz hatta sırf böyle düşündüğümüz için kendimize kızdığımız düşünceler gelebilir. Hemen salıvermek isteriz zihnimize üşüşen bu düşünceleri. Ancak düşünceden kaçınıyor olmak onu düşünmemizi engellemediği gibi onu besliyorda. Bu enerjiden nem alıyor zihin ve daha güçlüsünü gönderiyor bir dahaki seferinde. Düşüncenin vermiş olduğu o huzursuzluktan her bir kaçış farkında olmadan o düşünceyi güçlendiriyor gibi görünüyor. “Kaçış yolu ne peki?” Dediğinizi duyar gibiyim. Cevap ise “kaçmamak”. Sizi rahatsız eden, istenmeyen bu davetsiz düşüncelerin öncelikle sadece birer düşünce olduğunu bilecek, gelip geçmesine izin verecek ve saplantılı hale gelmemesi için karşısında durmayacaksınız, kaçmayacaksınız. Hatta en kötü senaryoları ile birlikte düşünecekseniz. Evet kitabın ana teması aşağı yukarı bu fikir üzerinde dönüyor ve bilimsel bazı araştırmalar ile destekleniyor. Her kitapta olduğu gibi bu kitapta da katılıp katılmadığım yerler oldu. Ancak insana bir rahatlama getiriyor kesinlikle. Gün içinde kendimi “Bu sadece bir düşünce Çağla” derken buluyorum. O yüzden okuduğum için mutlu olduğum kitaplardan…

Saplantılı Düşüncelerden KurtulmakMartin N. Seif · Sola Unitas · 201897 okunma

·

180 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Çağla Atmaca