Herzog, kendi varlığıyla varolma telaşında ama bir avuç başarısızlıklarla hayatını devam etmeye çalışan biridir. Boşandığı eşi Madeleine ile boşanması, içinde halen söyleyemediği sözcükleri, aile bağları, Yahudi bir Amerikan vatandaşı olmanın verdiği ağırlık (ki çokta dindar demesek yerinde olur), özgür olma sorunsalı ve ölü ya da dirilere yazdığı olanca mektubu ile pek duyulmamış ama bana göre okunmalı dediğim bir kitap oldu.
Kitabın bir kilit noktası mahkemede tanıklıktı. Bütün bu bütünlüğü düşündüğümde aklıma bildungsroman (oluşum romanı) tadımı geldi. Ne derece doğru düşünüyorum bilmiyorum ama beklentisiz başlayıp bu kadar seveceğimi tahmin etmemiştim. Yazarı biraz araştırdığımızda Herzog'a ne derece benzediğini görebiliyoruz. Mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.
#herzog #saulbellow #iletişimyayınları