Semaver - S. F. ABASIYANIK (Yegâne saadet Allah'tır!)
Edebiyatımızın hikaye denilince önde gelen isimlerinden 
Sait Faik Abasıyanık Türü en iyi temsil eden isimlerin başını çekiyor. Onun hikayelerinde kahramanların yaşadıkları olaylardan çok düşün dünyalarını görürsünüz.
Semaver
Yazarın ilk eserlerinden...
Eser kitaba ismini veren Semaver hikayesi ile başlıyor. Sanırım benim en çok ilgimi çeken, en çok duygulandığım, çocukluk yıllarıma gittiğim, sobanın üzerinde kaynayan çayın buharını hissettiğim, kızarmış ekmeğin üzerine tereyağı çalıp yediğim günleri adeta yeniden yaşadığım bir hikaye oldu Ali ile annesinin hikayesi...
"Kızarmış ekmek kokan odada semaver ne güzel kaynardı." (s. 3)
Zaman en çok çocukluğumuzdan çaldı. Kaybettiğimiz şeyler arasında hep o günleri özledik. Anımsar mısınız? Uyurken sobaya odun atılırdı. Işıklar kapanınca sobanın içinden çıkan alev yansıması tavanda adeta dans ederdi ve onu seyrederek uykuya dalardık. O günlerde de çok acı vardı. Ama o acılar bu acılardan daha az sancılıydı sanki...
Bunun gibi 20 hikayeden oluşuyor eser. Hikayeler birkaç sayfa, sıkılmadan okuyorsunuz. Daha önce Sait Faik okumadıysanız diline alışmanız biraz zaman alabilir ama okudukça seversiniz diye düşünüyorum.
"Ve denize bir dakika durup bakmaya vakitleri olmadığını söyleyen bu insanlar ne zevksiz mahluklardı." (s. 14)
Öyle değil mi sahiden? Hayat akıp gidiyor ve biz o koşuşturmacada yanından geçtiğimiz tüm güzellikleri kaçırıyoruz. Bir söz vardı: Tabiatın güzelliğine bak, dedim. Ağaçlardan bir şey göremiyorum, dedi. Onun gibi adeta. Burnunuzun ucundaki güzellikler bize o kadar yabancı hale geldi ki...
"Beklenilen, gelmek için iyi havaları seçerdi." (s. 93)
Çok da fark etmiyor aslında. Beklenenler beklemedikleri zaman gelmiyor. Ne diyordu şair. Beklemekte olduğun şey, ancak onu beklemeyi unuttuğunda gerçekleşir. Bu, evrenin "sen bakarken soyunamıyorum," deme şeklidir.
Tüm bekledikleriniz gelir umarım.
Eser 
Haldun Taner'in Sait Faik'e dair birkaç satırıyla son buluyor. O birkaç satırda öyle güzel anlatmış ki yazarı. Kısmi olarak da olsa sizinle paylaşmak isterim: "Sait Faik, bir konuyu değil, yaşamın bir parçasını işliyordu. Bir tez savunmuyor, bir yaşantıyı yansıtıyordu. Neye baksa bu sevgi ile ısınıyor, ışıklanıyordu." (s. 138)
Onun bakışı daha güzel anlatılamazdı sanırım. Yazarın daha önce Son Kuşlar, Alemdağ'da Var Bir Yılan, Lüzumsuz Adam, Seçme Hikayeler, Şimdi Sevişme Vakti, Şahmerdan isimli eserlerini okumuş ve onları da oldukça başarılı bulmuştum. Keyifle okunması, okutulması temennisiyle...
·
2.361 görüntüleme
Ölümün karşısında, ne yapsak, muvaffak olmuş bir aktörden farkımız olmayacak. O kadar, muvaffak olmuş bir aktör.*
Sait Faik Abasıyanık
Çok severim. Zaman zaman özlerim.
Aralıklı muhakkak okurum.
🌿📚
Ne kadar anlamlı... Ara ara okumak gerek gerçekten. Terapi gibi geliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.