Hitler döneminden 721 yıl sonrasını anlatan distopik hatta feminist distopyalardan biri olarak kabul gören kitap Swastıka Geceleri.Swastika gamalı haç ifade eden bir semboldür.Kitap kapagında da görseli bulunmaktadır. Kitabın arka kapağını okudugumda fazlasıyla heyecanlandığımı giriş bölümünü okuduğumda ise çok şaşırıp etkilendiğimi ifade etmeliyim.Kitap bana hemen Margaret Adwoot'un Damızlık Kızın Öyküsü'nü anımsattı sonradan okuduguma göre bu kitap esin kaynagı olmuş ne kadar dogru bilemiyorum tabi.Şimdi sizlere giriş bölümünde okudugum o bir kaç sayfanın beni etkileyen yanlarını yazacağım.Yazar Katharine Burdekin'in eleştirisi Nazizmi erkeklik kültü yelpazesinde konumlandırmış olmasıdır,davranışın "eril" ve "dişil" şekillerini hicvetmiştir.Nazi ideolojisi ile erkeklik kültü en uç noktaya ulaşmıştır.Burdekin kitapta kadınların indirgenmelerini kabullenişlerinin temeline ışık tutmaktadır.Hitler döneminden sonra kadının sadece üreme aracı olarak kullanılmaya başlandığı,bu indirgenmenin erkeklerin yüceltilmesiyle tamamlanmasını,bu durumun erkekler arasında homoseksüel ilişkileri dogurmuş olmasını anlatır.Bu ilişkiler devam etse de Alman erkekleri için üreme bir vatandaşlık görevi haline gelmiş,stadüleri ne olursa olsun erkeklere her durumda kadından üstün olma güvencesi verilmiştir.Erkeğin tecavüz etme hakkı ve erkek_çocugu on sekiz aylıkken annesinden ayırıp erkekler tarafından büyütülmesini emreden bir kanun vardır.Tecavüzün rutin bir uygulama olarak kurumsallaşması kadının yok sayıldığının göstergesidir.Swastika Gecelerinde kadınlar bir erkeğin sahipliği altında olduklarını belli eden kolluk takarsa tecavüzden muaf oluyorlar.Bu kolluklar erkek ön gördüğünde özellikle kadın kız çocuğu dogurdugunda çıkartılıyor.Kız çocuguna da ihtiyaç vardı ama bunu kadınlara söylememek lazımdı.Aksi halde kız doğurduk diye alanen sevinirse kadınlar bu hitlerkentin yıkılma tehlikesi anlamına gelmektedir.Erkek dogumlarındaki oransızlığı ögrenirlerse kendilerine saygı duymaya başlarlar diye endişeleniyordu erkekler. Bu yazdıklarım oldukca etkileyici gelmedi mi sizlere de! Elbette kitabın konusu tamamen bu kadın erkek ilişkisinden oluşmuyor üç ana karakterimiz var.Birazda ondan bahsetmek isterim. İngiliz Alfred ve Nazi Hermann yakın arkadaştırlar.Alfred hac görevi için gelmiştir Almanya'ya gelmiştir.Hermann başını belaya sokar onun savunmasını dinleyen Şövalye bu sayede Alfred ile tanışır ve ona çok eski bir kitabı emanet eder.Yanında birde Hitler döneminden kalma Hitler'in yanında bir kadının da bulunduğu eski bir fotografı verir.Bunların muhafaza edilerek, okunarak gelecek kuşaklara aktarılması önemlidir çünkü geçmişten gelen bütün sanat eserleri ,kitaplar belgeler yakılmıştır.(Burda da Fahrenheit 451 adlı kitap aklımıza gelmektedir)Kitapta umut verici şeyler yazmaktadır ve Alfred bu yazılanların dogruluguna inanmaktadır. George Orwell 'in 1984 'ü ile Swastıka Geceleri'nin benzer yönleri de belirtilmiştir.İki kitapta da nefret edilen resmi bir düşman vardır.Büyük Brader ve taparcasına sevilen Hitler.İki kitapta da cinselliğin saptırılması meyadana gelir.Her iki kitapta da seks üreme için teşvik edilir.Esasında her iki kitapta erkekler ve onların davranışları hakkındadır.Bu son bilgiyi de verip incelememe son veriyorum arkadaşlar.1984 ün bu kadar popüler olup bu kitabın daha az okunmasında bir sebep olmalı diye düşündüm belkıde okurken farkettiğim bazı kopukluklardır yani içerisinde çok detay var ve daha derinlemesine işlenebilir bir kitap olabilirdi bence.Yazıldıgı dönemde kitabı ilginç hale getiriyor aslında yazar tamda Nazi hükümeti ayakta,1937 de Hitler yaşarken yazmış bu kitabı ne büyük bir cesaret değil mi o yüzden okunmaya değer.Kitapla ve sevgiyle kalınız.

Swastika GeceleriKatharine Burdekin · Encore Yayınları · 2014759 okunma

·

206 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nilgün