Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

314 syf.
8/10 puan verdi
Orson Welles'in kurgu şahikası (hikayesi için aynı şeyi söyleyemem) Citizen Kane'de bir "rosebud" kelimesi üzerinden Kane'i tanıyan, bir şekilde onun hayatında yer alan birçok kişiyle söyleşme üzerinden bir basın kralı Kane portresi izlemiştik. Aziz Nesin, Zübük'te olduğu gibi Tatlı Betüş'te te aynı kurgulamayı başarıyla deniyor. Anılan iki romanında da anlatıcı olarak kendisini değil bizzat tanıklıkları kullanıyor. Bu yöntem büyüleyicidir zira her tanık, anlatılan kişiyi kendi meşrebine göre tanımlar. Kendi cümleleriyle anlatır ve böylece Betüş karakteri yazarın tek tip penceresinden değil tanıkların çok yönlü dünyalarındaki gibi şekillenir. Bu bir romancının zengin bir karakter ortaya koyabilmek için bulabileceği en güzel yoldur. Zübük'te tanıklar her biri birbirinden pek az fark arz eden kasabalıların gözünden anlatılan Zübükzade'de benzer bir zenginlik yoktu ama karakter yaratımı tanıkların anlattıkları olayların çok güçlü mizahi etkisiyle oluşmuştu. Betüş öyle de değil. Betüş'ü anlatan, ona aşık bir şair olduğunda farklı bir Betüş'ü, bir dergi yazarı kadın olduğunda başka bir Betüş'ü ya da onun bedeninin peşinde olan eski bir çapkın anlattığında bambaşka bir Betüş'ü çıkartıyor ortaya. Haliyle Tatlı Betüş dediğimiz karakter de aslında bir insandan fazlası, bir tipoloji haline geliyor. Kimdir bu tipoloji? Betüş 1958'de yazıldığından şüphesiz Demokrat Parti'yle önce şekillendirilen sonra da azdırılan sosyete dünyasının merkez kuvvetidir. Toplum cemaatler ve cemiyetler olarak ikiye ayrıldığında bizde burjuva denilen oluşum yapay ve zorlama olduğundan cemiyet kesimi de kaçınılmaz bir yozluk taşır. '50'li yılların aslen köylü olan ama sırf para ve mevki sahibi oldukları için kentliymiş gibi kabul gören sosyetesinin içinin boşluğunu, yüzeyselliğini, alaturkalığını her zerresinde taşıyan yüksek sosyete (ya da Nesin'in deyimiyle alçak sosyete) Betüş'ün varlığı sayesinde bütün bu sahteliğini cömertçe ortaya sermektedir. Betüş, toplumdan kendini ayrı ve yukarıda sayan bu güruhun toplumun ta dibi olduğunu onlara kanıtlayabilen bir olağanüstü güçtür. Betüş'ün kendisi de bu yozluğun içinden çıksa da zekası ve bozulmamış iç huzuru sayesinde cemiyetin kendisinin dışına taşabilmiştir. Devletçi seçkinci CHP'li cemiyetin boşa düşen tanımsızlığını devralan DP'li cemiyet buna kadın bedeni üzerinden yozluk da ekleyince cumhuriyet devrimini taşıması gereken imitasyon burjuva cemiyeti kaçınılmaz bir şekilde kendini yok eder. Yerini de hazırda bekleyen cemaate bırakır. Özal'lı yıllarda bir cemiyet yaratımı yeniden uygulamaya konsa da aynı temelsizlik yüzünden burjuva yine aynı kaosu yaşar ve yerini yine ve bu sefer daha güçlü bir biçimde cemaatlere bırakır. Betüş bu kaybedişin rengarenk bayrağıdır ve Aziz Nesin, romanın finaliyle bütün bu ülke sosyolojisine Betüş'ün trajedisi üzerinden çatık kaşlı bir ağıt yakmayı esirgemez. İyi ki Aziz Nesin varmış!
Tatlı Betüş
Tatlı BetüşAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 2005766 okunma
·
189 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.