Demeter, Posseidon'un tecavüze teşebbüsünden kaçmak için Zeus'a gidiyor. Zeus'a diyor ki beni uzak karalara yolla diyor (Arkadia) . Sonra gidip bir ölümlü ademoğluna veriyor ondan çocuğu oluyor. Sonra Zeus da bunu kıskanıp (çünkü kendisi en başından beri Demeter'e aşık) ölümlüyü öldürüyor. Sonra Demeter'e benle yat diyor. O da hiç direnmeden veriyor. Genç yakışıklı ama bir o kadar da egoist Posseidon'a naz yapan civelek Demeter, babası yaşındaki Zeus'a çat diye vermesin mi? Ondan da çoluk çocuk yapıyor. Bu sırada yeraltı tanrısı Hades de Hera ile evli ama o da onu çok aldatıyor. Hera da onun kafasının etini yiyor. Erkek milleti çok da şaşırmadım. Sonra Demeter'in Zeus'tan olan kızını Hades zorla haremine alıyor. Adı Kore, bilinen adıyla Persephone. Daha doğrusu Demeter bu evliliği istemiyordu. Ama Zeus verdim gitti demiş Hades'e. Şimdi bu durumda Hera ile Persephone kuma oluyor. Hades de Demeter ve Zeus'un damadı oluyor. Sonra Demeter kızına üzüldüğünden görevini yapamıyor. Ülkede bereketsizlik baş gösteriyor. Sonra çıkar işine dönünce Zeus tekrar Hades'in kapısına dayanıyor. Ama Kore o dünyadan bir meyve yediği için gidemiyor. Hırgür oluyor. Aşk-ı Memnu senaryosu gibi okurken çıkmaza girdim. Bu fahişe bereketi sembolize ediyorsa ben de Türkiye'nin en başarılı ordinaryus kimya profesörüyüm.

DemeterRobert Krugmann · Yurt Kitap Yayın · 2003180 okunma

·

18 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Radikalizmin Mistik Önderi