Kitapta kahramanın öncelikle kedini övdüğü yere göğe sığdıramadığı karakterini okuyoruz. İlerleyen bölümlerde kendini yerden yere vurduğu, acımasızca kendini eleştirdiği bölümlere geçiyoruz.
Kendini eleştirdikten sonra sıra öteki insanları eleştirmeye gelir ve yine aynı acımasızlık ve dürüstlükle yargılarını anlatır bizlere. Okurken dürüst olursak biz de kendimizi çok eleştirme yoluna giriyoruz ve eteğimizdeki bütün taşları kitabın sayfalarına serpiştiriyoruz.
İlerleyen bölümlerde sıra adalete, eşitsizliğe ve dine geliyor yani toplumsal sorunlara. Burada yine aynı acımasızlık ve dürüstlükle gerçeklere ayna tutuyor.
Sanki yazar bizimle ikili diyalog halinde ilerliyor. Bir sohbet havası içinde en gerçekçi haliyle beni etkiledi. İnanılmaz gerçek ve akıcı bir kitap.
Sevgiler..