"Gerçek dostlar, feneri önümüze tutup yolumuzu aydınlatırlar; gözümüze tutup dünyamızı karartmazlardı. Gerçek dostlar, kalabalıkların içinde değil; en ıssız olduğumuz yerde bizi beklerlerdi. Gerçek dostlar, yıkıldığımızda koltuk değneği olanlar değil; yıkıldığımızda omuz verenlerdi.