Elit okurlar için tamamen zaman kaybı olan kesinlikle önermediğim bir kitap. Oysa Charles Dickens’in severek okuduğum İki Şehrin Hikâyesi’nden sonra Antikacı Dükkanı’nın başına hevesle geçmiştim. Ama ömrümden çalınan tam bir buçuk ay… Kitap o kadar sıkıcı, karakterlerin hareketleri o kadar mantıksız ve her şey o kadar amaçsız ki kitabı bitirebilmek bile mucize. Yazar amaçsız bir şekilde kalemini almış, kafasına göre ilerlemiş. Eserde hiçbir amaç yok. Senaryo, başıboş kelime yolculuğundan oluşuyor. Quilp diye bir kötü karakter üretilmiş. Saçma sapan bir karakter. Neyi, niçin, neden yaptığı belli olmayan anlamsız bir karakter… Oysa kötü karakter oluşturmak bir sanattır. Altını doldurmak, davranışlarını anlamlandırmak gerekir. Sinemadaki Joker gibi derinliği olan kötü karakterler oluşturmak gerek. Romanda senaryoya hiçbir katkısı olmayan birçok saçma olay, birçok karakter ve birçok betimleme mevcut ve bunların çok olması okuyanları epey sıkıyor. Birçok saçma sapan rastlantı ve tesadüfler art arda geliyor. Karakterlerin kişilikleri oturmamış. Bir de Oda Yayınlarının kötü çevirisi ve her sayfada istisnasız yaptığı imlâ hatalarıyla okuma serüvenim tam bir enkaz haline dönüştü. DOSTUM, benim diyeceğim eğer zamanın kıymetliyse bu esere KESİN YANAŞMA!

Antikacı DükkanıCharles Dickens · Oda Yayınları · 20151,552 okunma

·

158 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.