Üç boyutlu öykücülüğün sınırlarını zorlayan edebi kurgulardan biri. Edebiyatın öyküleri her zaman romanların önüne geçmiştir zihnimde. İyi romanlar özellikle savaş ve barış, monte cristo kontu gibi uzun soluklu romanları da çok severim lakin öykülerde ki belirsizlik her zaman daha çok çekmiştir beni içine. Bir eseri okuduktan sonra olabildiğince belirsiz noktalar kaldığında onları bilinçsizce toparladığında zihnim okuduğum eseri daha fazla içselleştiriyorum. Fransızca Bilmiyorum adlı öykü de aynı sulardan vuruyor zihnimin limanına. Gerçekten belirsizliği ve karşıtı olmayanı çok güzel hissettiren bir eser karakterlerin zihinde bıraktığı yarımlık güzel bir düşün yaratıyor benim için.