Bu yazarın, kadın karakterleri duygusal açıdan bir erkeğin ilgisine muhtaç yapmasına bir kitapta daha rastlamıştım. Günah Kadar Suçlu'daki savcıyla bunda ki polis müfettişi kadın, karakter yapısı olarak aynı ve ikisi de erkeğin ilgisine muhtaç. Liska (Kovac'ın ortağı polis) da aynı şekilde ilgiye muhtaç. Yazarın kafa yapısı 80'lerin etkisindeydi hala herhalde.
Neyse, kitapta uzun zaman boyunca bir oyalamaca varmış gibiydi, bir türlü ilerleme olmuyordu. Biraz kendimi zorlamam gerekti devam etmek için. Son bir kaç bölümde hareketlendi. Bu yüzden çok sürükleyici diyemem. Ama devam etmeye değer, çünkü bitince akılda soru işareti bırakmıyor yani herşey mantıklı bir sonuca ulaşıyor. Üzücü bir durum da oluyor ama o ne kadar gerekliydi tartışılır. Kovac ve Liska'yı sevdim. Genel olarak da iyi gibi.
(Kitabın adını neden "paranoya" koymuş anlamadım. "Platonik" koysa daha iyiymiş ama o da aşk romanı adı gibi diye koymamış herhalde. )