Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

126 syf.
10/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Puşkin'i bu güne kadar nasıl okumam nasıl... Çok geç tanımış olsam da neticede tanımış olmam okumuş olmam beni çok mutlu etti. Rusça dan çevrilmesine karşın o kadar etkileyici ve derin anlamlı geldi ki şiirleri.. Ataol Behramoğlu'nunda çeviri konusundaki yeteneği gerçekten takdire şayan. Normalde okuduğum yazarların hayatı bende büyük merak uyandırmaz ancak Puşkin hakkında daha önce duyduklarım ve kitabı derin bir merak duygusu bıraktı. Hayatını okuyup araştırınca da bambaşka bir hayranlık duydum... Film gibi bir hayatı olmuş yazarın ve çok kısa sürmüş. Buna rağmen öyle büyük eserler bırakmış ki... Eğer hala Puşkin ile tanışmadıysanız hiç tereddüt etmeden alın ve okuyun derim. Yaşamı hakkında kısa bir özet bırakıyorum aşağıya. Keyifli okumalar dilerim. Sevgiyle kalın... Aleksandr Sergeyeviç Puşkin, Moskova'da doğdu. Babası Sergey Lvoviç Puşkin, soylu bir ailenin ilk çocuğudur. Annesi Nadejda Osipovna Hannibal'in büyük dedesi Etiyopyalı Abraham Petroviç Hannibal, Rus Çarı I. Petro'nun vaftiz oğlu ve Çarlık ordusunda seçkin bir subaydı. Puşkin, soylu bir ailenin üyesiydi. Annesi ve babası eğitimli insanlardı. Buna karşın ilk bilgilerini Fransız mürebbiyelerden edindi. Henüz sekiz yaşındayken Fransızca ve Rusça öğrenmişti. 11 yaşına geldiğinde ise ilk yazılarını, şiirlerini ve güldürülerini yazmaya başladı. Dadısı Ariana Puşkinde çok derin ve önemli izler bırakmış. Puşkin'in Rusya'daki askeri yönetime karşı oluşundan dolayı dört yıl süreyle başkente girmesi yasaklandı ve ailenin sahip olduğu Mihaylovskoye köyünde yaşamak zorunda bırakıldı. Puşkin, bir baloda yüksek rütbeli ve emekli bir memurun kızı olan Natalya Gonçarova ile karşılaştı ve bu genç kıza âşık oldu. Puşkin, Natalya'ya evlenme teklif etti; Natalya ise şairin evlenme teklifini cevapsız bıraktı. Puşkin, bu durum karşısında umutsuzluğa kapılmış ve Moskova'dan uzaklaşmak istemişti. Bu nedenle, 1829'da, bir gözlemci olarak Rus ordusuna katıldı ve Osmanlı topraklarına geldi. Sonradan yazdığı "Erzurum Yolculuğu" adlı eserinde seyâhat izlenimlerini anlatan Puşkin'in, daha başka birçok eserinde de Erzurum'dan aldığı esinlerin izlerini bulmak mümkündür. Moskova'ya dönen Puşkin, Natalya'ya evlenme teklifini yineledi. Uzun çekişmelerden sonra Natalya'nın ailesini de ikna etmeyi başardı ve sonunda nişanlandılar. Bu evliliği istemeyen Natalya ise bu duruma kayıtsız kaldı. Natalya'nın bu olumsuz tutumu, ilişkilerinin sonuna kadar da bu şekilde devam etti. Bu dönemde hayatına George Charles d'Anthès adında biri girdi. Puşkin, kendisine yazılan birkaç imzasız mektup aracılığıyla, d'Anthès adındaki bu Fransız'ın karısı Natalya Puşkin'e kur yaptığını öğrendi. 1837'de d'Anthès'i düelloya çağırdı. 27 Ocak 1837'de St.Petersburg yakınında Kara Dere'nin bir köşesinde düellonun yapılmasına karar verildi. Puşkin'in şâhidi arkadaşı Danzas'tı. Düelloda kullanacağı silahı almak için gümüşlerini sattığı iddia edilmektedir. Düelloda Puşkin tarafından omzundan yaralanan d'Anthès, Puşkin'i karnından yaralamayı başardı. Büyük bir soğukkanlılıkla iki gün boyunca can çekişen Puşkin, 29 Ocak'ta hayata gözlerini yumdu. Şâirin ölüm haberi duyulunca evinin önünde toplanan halk, Yevgeni Onegin'in son baskısını tüketti. Şairin ölümü üzerine başlayan huzursuzluk, neredeyse hükûmete karşı bir ayaklanma noktasına geldi. Olayların kontrolden çıkmasından çekinen polis, bir gece yarısı şairin tabutunu gizlice kiliseden aldı ve Mihaylovskaya köyüne götürerek toprağa verdi.
Seviyordum Sizi
Seviyordum SiziAleksandr Puşkin · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,391 okunma
·
753 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.