Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Freud İncelemesi
Bilimsel Bir Peri Masalı
Bilimsel Bir Peri Masalı
şu ana kadar okuduğum en kapsamlı Freud biyografisiydi. Serol Teber, bu biyografiyi hazırlarken kapsamlı bir çalışma yapmış ve adeta Freud'u kendi deyimiyle didik didik incelemiştir. Yaşadığı dönemde akıl hastaları çukurlara gömülürken, daha medeni ülkelerde ise zindanlarda ölüme mahkum edilirken kendisi çıkıp bu insanların tedavi edileceğini söylemiş, bazılarını tedavi etmiş, kendisinden sonra gelenlere de rehberlik etmiştir. Kendisi benim nazarımda kurduğu psikanaliz ve bulduğu "bilinçaltı" ile çığır açmış büyük bir deha, bilim insanı ve entelektüel bir aydındır. BİLİNÇALTI Freud deyince akla ilk gelen kavram bilinçaltıdır. İnsan ruhunun derinliklerine arkeolojik kazılar yapıp define arayışına giren Freud, orada karanlık bir bölge keşfetmiştir. Keşfettiği bu karanlık bölgeye de "bilinçaltı" adını vermiş ve insanlık adına büyük bir devrim yapmıştır. Kendisi, söylemlerinin çok da kabul edilmedigi dönemde bir konferansta bilinçaltını şu şekilde açıklamıştır: "Ben bir evim. İçim karanlık. Bilincim yalnız bir ışık. Rüzgardaki bir mumum. Titreşen bir alev. Bazen burada, bazen orada. Geri kalan her şey gölgede. Geri kalan her şey bilinçaltında. Ama onlar orada. Diğer odalar. Girintiler, koridorlar, merdivenler ve kapılar. Her an. Ve içinizde yaşayan, dolaşan her şey orada. Çalışıyor ve yaşıyor. Evin içinde, o evde benim. İçgüdü, eros ve tabular. Yasak düşünceler. Yasak arzular. Işıkta görmek istemediğimiz anılar. Işıktan çektiğimiz anılar. Karanlıkta etrafımızda dans ediyorlar. Bize işkence ediyorlar, bizi dürtüyorlar. Musallat oluyorlar, fısıldıyorlar. Bizi korkutuyorlar. Bizi hasta ediyorlar." Karanlık bölgelerimiz bizi hasta ediyor. O bölgelerle mücadele edersek önce kendimizi sonra da insanı daha iyi anlarız demek istiyor Freud. Bu anlamda sevgili
Samet Ö.
Samet Ö.
'nün insanın karanlık/ gölge kısmıyla ilgili yorumu da bence okunmaya değer. "Jung'un gölge arketipi dediği karanlık tarafımızla yüzleşecek kadar cesur olmak gerek. İnsan için en zor şeylerden biridir bu. Gölge'den kaçmak için sürekli birilerini eleştirip cıkcıklayan milyonlarca insanı düşünürsek, hiç de kolay değil. Ama bir kez insanı bir de bu yönüyle tanıyan önce kendini sonra tüm insanlığı ve nihayetinde evreni anlar diye düşünüyorum. Bütün büyük bilim/felsefe adamları bunu başarabilmiş şahsiyetlerdir." Freud çeşitli insanlar ve çevrelerce farklı tepkilere yol açmıştır. Kimileri onu tarihin en önemli psikoloğu, kimileri de takıntılı bir şarlatan olarak küçük görmüştür. Hatta kitabın adı da o dönem Freud'un teorilerine "Birer peri masalı" dendiği için bu şekil düşünülmüş. Yani Freud'a karşı insanların görüşleri uçlardadır. (olumlu/olumsuz) Tarihin ilk kadın psikanalistlerinden birisi olan
Lou Andreas-Salomé
Lou Andreas-Salomé
"Ya Freud'dan yana olursunuz, ya da karşı" diyerek aslında bu durumu daha iyi açıklamıştır. Ülkemizde de Freud'u okumayan ya da psikolojiyle ilgisi olmayan insanlar onu ya da onun görüşlerini sapık olarak nitelendiriyor ki bunun pekala sebebi kuramlarının cinsellik/libidoya dayanması ve insanın gelişim evrelerinde bahsettiği 'oral,anal' gibi kavramların insanımızın zihninde farklı şeyler çağrıştırmasıdır. Mesleğe nörolog olarak başlayan Freud daha sonra insan davranışlarına ilgi duymuş ve nevrotikler üzerinde çalışmalar yapmaya başlamıştır. Belli bir süre insan davranışları üzerinde çalışmalar yapan Freud, insan davranışlarının karmaşık bir yapıda olduğunu görmüş ve kendi içine dönmüştür. 10 yıl gibi uzun bir süre kendi kendine psikanaliz yapan Freud, kendinden yola çıkarak psikanalize pek çok kavram kazandırmıştır: Bilinçdışı, id, ego, süperego, Oidipus Kompleksi, Freud Sürçmesi, Serbest Çağrışım, vs. Freud'a göre düşler, insanın bilinçaltına giden "kral yolu"dur. Rüyalar, bilinçli iken aklımıza getiremediğimiz,unutulmuş, bastırılmış duygu ve davranışlarımızın kendini göstermeye çalıştığı zihinsel bir mekandır. Kitapta Serol Teber, Freud ve rüyalar hakkında birçoğumuzun bilmediği bilgilere yer vermiştir. Mesela, rüyaları uyanmadan hemen önce görürüz inanışının yanlış olması gibi. Bizler rüyaları uyanmadan hemen önce mi görürüz, yoksa rüya gördüğümüz için mi uyanırız? Freud'a göre uykudayken bilinçaltı ögeler deyim yerindeyse su yüzüne çıkmaya çalışır ve gördüğümüz rüyanın etkisiyle uyanırız. Yine, Oidipus Kompleksi de çok tartışılan teorilerinden birisiydi. Annenin bir parçası olan yavru, iki yaşlarında evde "baba" adı verilen, her şeye hakim, otoriter bir adamla tanışıyor. İlk önceleri anneyi kıskandığı için babadan nefret ediyor ama bir yandan da babadan korkuyor. Zamanla bu korku ve nefret bilinçte sevgiye dönüşüyor. Bilinçaltında ise nefret devam ediyor. Küçük Hans'ı bu şekilde tedavi etmişti Freud. FREUD ve EDEBİYAT Freud'un edebiyata katkısı büyüktür.
Stefan Zweig
Stefan Zweig
,
Thomas Mann
Thomas Mann
,
Virginia Woolf
Virginia Woolf
gibi pek çok yazarı etkilemiştir. Özellikle Stefan Zweig, Freud ile uzun bir dönem mektuplaşmış, onun fikirlerini öğrenmiş, eserlerini ona okutmuş ve eserleri hakkında fikir alışverişinde bulunmuştur. Zaten Zweig'in eserlerini okuduğumuzda kurgu ve anlatımında pek çok psikolojik ögeye rastlarız. Çok bilinen Satranç(1941) kitabında kişilik bölünmesi üzerinde durur ki, bu, o dönem için pek çok insanın bildiği bir konu değildir. Freud'a göre her yazar anlattığı karakterde kendi parmak izlerini de bırakır. Bütün kitap incelemelerinde buna inanmış ve yazarların yarattığı karakterlerin bilinçdışı ögeler taşıdığını öne sürmüştür. Buna örnek olarak da Karamazov Kardeşler incelemesini verebiliriz. Freud'a göre Karamazov Kardeşler'deki baba katili, Dostoyevski'nin kendisidir. Freud'a göre Dostoyevski bunu bilinçaltının etkisiyle yazmıştır. Peki, insanı ve kendini çözmüş Freud nasıl bir insandı? Bu kadar şeyi bilmesine rağmen bunları gerçek hayatta uygulayabiliyor muydu? Maalesef, hayır. Freud çok önceleri bir tespitte bulunmuştu. Ona göre çocuklarda görülen dilsel sorunların kaynağı baskıcı ve otoriter ebeveynlerdi. Kendisi de otoriter bir baba olan Freud'un iki çocuğu peltek, bir çocuğu ise kekemeydi. Ölümünden sonra oğlu, Freud hakkında çok da olumlu şeyler söylememişti. Serol Teber, Freud'un ölümünden sonra pekçok iddianın ortaya atıldığını da söylüyor. Doğruluğu tartışılacak birçok iddiayla ilgili Freud, yıllar öncesinden nişanlısına şöyle yazmıştı. "Yaşam öyküsü yazarlarına gelince, bırakalım merak etsinler, onların işini kolaylaştırmak gibi bir arzumuz yok. Her biri "Kahramanın Gelişimi" konusundaki düşüncelerinde kendince haklı olacak." Ayrıca Serol Teber'in "Didik Didik Freud" adlı podcast yayınını dinlemek için: youtube.com/playlist?list=P... Keyifli okumalar...
Bilimsel Bir Peri Masalı
Bilimsel Bir Peri MasalıSerol Teber · Okuyan Us Yayınları · 2013162 okunma
··
3.345 görüntüleme
Sümeyra Özat okurunun profil resmi
Tarihin en sansasyonel isimlerinden biri, Freud. Çok güzel bir kitaba, güzel ve gayet anlaşılır bir inceleme yazmışsınız Mustafa Hocam. Daha uzun olmasını isterdim. :) Çoğu insan tarafından fazla karmaşık olarak değerlendirilse de Freud'un psikanaliz kuramını üç temel başlık halinde kategorize ederek incelemek mümkün: Psikoseksüel Kuram (oral, anal, fallik, latent ve genital), Yapısal Kuram (id, ego ve süperego), Topografik Kuram  (bilinçöncesi, bilinç ve bilinçdışı). Savunma mekanizmalarıyla, dürtüleriyle, mitolojik kavramlarıyla, rüya yorumları ve daha pek çoğuyla oldukça kapsamlı ve çarpıcı bir kuram oluşturmuş. Söz gelimi -sizin de incelemenizde değindiģiniz üzere- Dostoyevski'nin babasına karşı olan saldırganlık durtüsünü edebi bir ürüne dönüştürmek suretiyle yüceltmesi yorumu mesela. Muazzam bir bakış açısı.. Pek çok farklı kulvara konu olan, üzerine bu kadar konuşulan, yazılıp çizilen böylesi bir isme sinema sektörünün biraz pasif yaklaştığı düşüncesindeyim. Freud'dan esinlenilerek ortaya konulan sayısız yapım olsa da doğrudan Freud'u konu alan çok az yapjm var ki bunların da bazısı nitelikli değil maalesef. Yazmakla bitmeyen bir konu olduğu için daha fazla uzatmayarak Freud'a dair başka incelemelerinizde tekrar bir araya gelmeyi dilerim. Emeğinize sağlık.. :)
Mustafa A. okurunun profil resmi
Anlaşılmasına ve özellikle senin tarafından onay almasına sevindim. Daha uzun yazabilirdim ama kitabı okurken aldığım notlar bunlar. Dediğin gibi psikanaliz Freud ile ortaya çıktıysa psikoloji türündeki yapımlar Freud'un görüşlerinden esinlenmiştir ama Freud'u anlatan ne bir film/dizi, ne de belgesel var. Bir dizi var (sen önermiştin) ama dizi tamamen fantastik öğelerden oluşmuş. Freud'u anlatan bir dizi değil. İncelememi okuyup yorum yaptığın için teşekkür ederim.😊
1 sonraki yanıtı göster
Barbaros okurunun profil resmi
Didik Didik Freud’u birkaç kez dinledim ve yeniden hatırlattığınız için bir kere daha dinleyeceğim hocam özlediğim için. Ben de şunu önereyim, dili biraz farklı ve çok güzel bir biyografi.
Freud Olmak - Bir Psikanalistin Gelişimi
Freud Olmak - Bir Psikanalistin Gelişimi
Mustafa A. okurunun profil resmi
Bu kitabı galiba senden görmüştüm.Tavsiye için teşekkür ederim.
Bu yorum görüntülenemiyor
Aysun Hacer okurunun profil resmi
Zweig’ın romanlarındaki o güzel psikolojik analizlerin kaynağı Freud’muş demek. Bilgilendim sayenizde :) Teşekkürler 🙏🏻 Okuma listeme aldım kitabı 😊
Mustafa A. okurunun profil resmi
Kesinlikle, o kitapların inceliğine bakmamak gerekiyor. Mesela "Korku' kitabındaki o tahlilleri şimdi düşünüyorum da( Okuduğum zamanlar kaynağın Freud olduğunu bilmiyordum ben de) insan psikolojisini iyi bilen birinin kaleminden çıktığı belli. Okuduğunuz için ben teşekkür ederim.;)
Eylül Türk okurunun profil resmi
Oldukça kapsamlı bir esermiş, siz de güzel anlatmışsınız hocam, zihninize sağlık. Cogito'nun Freud ve Yüzyılın Psikanalizi sayıları da neredeyse sağlam birer biyografi kıvamındadır.Tavsiye ederim okumadığınız çok ilginç makaleler var :)
Cogito - Sayı 49
Cogito - Sayı 49
Cogito - Sayı 9
Cogito - Sayı 9
Mustafa A. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Eylül Hanım. Okumak isterim. Bunları sipariş verebiliyor muyuz? ;)
4 sonraki yanıtı göster
Necip G. okurunun profil resmi
Edebiyat, sanat, sinemadan tutun da günlük sohbetlere kadar pek çok şey Freud'un kuramlarından beslendiği için hep onu dolaylı bir yoldan öğrenmeye/anlamaya çalıştık pek çoğumuz. Aslında doğrudan kendi eserlerinden veya bu kitap gibi direkt onu anlatan eserlerden tanımak lazım Freud'u. Benim asıl merak ettiğim konu, Freud'un açtığı kapılardan daha sonra kimler geçti ve bu kuramlar hangi evrimlerden geçerek bugüne ulaştı? Yoksa hala Freud'un ekmeğini mi yiyoruz? Mustafa hocam, kendi adıma konuşursam, sürekli ihmal ettiğim, ötelediğim bu tarzda eserlerin, bu şekilde güzel incelemelerle karşıma çıkması benim için bir şans:) En azından fikir sahibi oluyoruz ki, bu okyanusta oradan oraya savrulurken bu bile çok değerli. Emeklerinize sağlık. Keyifli okumalar...
Mustafa A. okurunun profil resmi
Bana göre Freud'un ekmeğini yiyorlar. Çünkü onun kuramlarına karşı çıkanlar bile yine onun ortaya attığı ifadeler ile kuramlarını çürütmeye çalışıyor. Tabiiki konu insan. Freud'un 1.Dünya Savaşı öncesi ve sonrasında görüşlerinin değiştiğini görüyoruz. Zaman içinde kendi yanılgılarından da bahsetmiş Freud. Bir de yaşadığı dönemde bilim bu kadar gelişmemişti. İnsana dair pek az şey biliniyordu. Freud'un yanlışlarını söyleyen psikanalistlerden biri olan Fromm da, " Freud şu konuda yanlış düşünüyordu ama o dönem bunu bilmesi mümkün değildi." diyerek hakkını veriyor. Yorumunuz değerliydi. Vakit ayırıp okuduğunuz için ben teşekkür ederim.;)
Ferah okurunun profil resmi
Ne okuyunca, ne de dinleyince anlayamıyorum bu tarz konuları içeren kitap ve seminerleri. Okudum, sen yazdın diye, anlamak, anlayabilmek için bir kaç kere daha okumam gerektiğine kanaat getirdim.
Eylül Türk
Eylül Türk
hayranlıkla okuyorum yorumlarını, incelemelerini 💜🌿
Mustafa A.
Mustafa A.
Emeğine sağlık 🍀
Mustafa A. okurunun profil resmi
O radyo programını dinlemeni tavsiye ederim. Evde bulaşık yıkarken, yemek yaparken ya da yürüyüş yaparken kulaklıkla( ki çok havalı olur) dinleyebilirsin.;) Okuduğun için ben teşekkür ederim.
3 sonraki yanıtı göster
Samet Ö. okurunun profil resmi
Muhteşem bir esere onun kadar muhteşem bir inceleme olmuş, emeğinize sağlık Mustafa hocam. Sadece bu esere değil Freud külliyatına giriş için özet hap bir bilgi yığınını güzelce sentezlemişsiniz, bu manada yeni okura bayağı ışık tutuyor. :) Freud'a olan önyargı, kendi 'gölge'sinden korkan insanın bir yansımasıdır aslında. Tam da bu noktadaki yorumuma yer verme inceliğini gösterdiğiniz için teşekkür ederim, mes'ud oldum :))
Mustafa A. okurunun profil resmi
Seni buralarda görmek güzel. Bu yorumu 2-3 yıl önce bir alıntıya yapmıştın. O dönem not olarak almıştım. Hoşuma gitmişti kendi gölgesinden kaçmak isteyen insanın cıkcıklaması tabiri .;)) Her zamanki gibi yorumların çok değerli. Teşekkür ederim.
Bu yorum görüntülenemiyor
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.