Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İslâm'da savaş, Kur'ân âyetleri ve hadîs-i şerîflerle belirlenen vicdanî ve hukukî prensipler dahilinde caiz görülmüştür. Savaşa ancak Müslümanların can ve mal güvenliğini sağlamak, hak ve hürriyetlerini korumak, İslâm'a ve İslâm ülkelerine yönelik saldırıları önlemek amacıyla başvurulabileceği hükme bağlanmış ve meşru olarak görülen bu savaşı, diğerlerinden ayırmak için "cihâd" adı verilmiştir. Buna mukabil istila, sömürü veya tecavüz niteliği taşıyan savaşlar, kesin surette yasaklanmış, hatta bunlarla mücâdele de "cihâd" kapsamına alınmıştır. Bunun dışında savaşın fiilen başlaması halinde barış için her türlü yolun denenmesi, muharipler dışında kimseye kılıç çekilmemesi, çocuklara, kadınlara, yaşlılara, yatalak hastalara, mecnunlara, sakatlara, savaşa iştirak etmeyen dîn adamlarına ve sair sivil halka, hatta ekili arazilere, ağaçlıklara, meskun bölgelere zarar verilmemesi ve esirlere iyi muamele edilmesi gibi hususlarda da kesin hükümlerin mevcut olduğu görülür ki, bütün bunlar İslâm'da savaşın körü körüne bir şiddet, imha veya katliam hareketi olarak değil, zaruret halinde başvurulan, hedefi ve sınırları belli bir askerî harekât olarak görüldüğünü ortaya koymaktadır.
Sayfa 98 - ÖtükenKitabı okudu
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.