Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

408 syf.
5/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ben ne okudum ?
Ben ne okudum diyerek başlamak istiyorum.Ahmet ümit'in Başkomiser Nevzat için hazırlık kitabı şeklinde olmuş.Kitap ne polisiye, ne tarihi ,ne gerilim romanı.İlk 200 sayfa ne olacak şimdi diye okudum ve kitabın içine adapte olmak da zorlandım. Belki de kitaba yüksek beklentiler ile başladığım içindir. Kitap ile ilgili en net yorum Hint dizileri gibiydi. Bir olay 1 dakika da oluyor aslında ama bu kitap da anlatım kısmı 15 sayfa . Hint dizilerinde de öyle değil midir? Bir olay olur ama bunun anlatılması 3 saat sürer aslında olan bir olay da yoktur. Kitap yaklaşık 400 sayfa lakin asıl olaylar ile çok rahat 200 sayfa yeterli idi bence.Kitabın sonuna çok şaşırmasam da en beğendiğim kısım oldu. Okumak için pek tavsiye edeceğim bir kitap olmadı maalesef. Kitabın Konusu: "Üç arkadaşın öyküsü bu. Beyoğlu'nda büyümüş, Beyoğlu'nda yaşayan üç ayrı kişilik, üç ayrı kimlik, üç ayrı insan. Ölümsüzlük merakıyla başlayan ölümler. Her cinayetin ardında gizemli bir neden... Ve soruşturma boyunca adım adım, bina bina, sokak sokak Beyoğlu. O çok sesli, çok renkli, çok dilli, çok kültürlü Beyoğlu. Günümüzün Babil Kulesi...  İnsanın bencilliğini, acımasızlığını, öfkesini, çaresizliğini en iyi anlatan mekân... Soluk soluğa bir gerilim, benzersiz bir final...Çok kollu, çok dallı büyük bir ırmağa benzeyen bu muhteşem cadde, papazı, fahişesi, cami hocası, pezevengi, hahamı, Alevi dedesi, bankacısı, işportacısı, öğrencisi, öğretmeni, tinercisi, dönercisi, dekoratörü, evsizi, midye satıcısı, esrar satıcısı, kanun kaçağı, Anadolu kaçağı, Avrupa kaçağı, Amerika kaçağı, Afrika kaçağı, yani yaşam kaçağı, beyazı, karası, sarısı, kızılı yani insan görünümünde olan kim varsa, hepsini, herkesi sorgusuz sualsiz kucaklamıştı.Kiliseleri, camileri, sinagogları, hanları, hamamları, bankaları, giyim mağazaları, kitabevleri, meyhaneleri, birahaneleri, şaraphaneleri, kafeleri, kültürevleri, randevuevleri, sinemaları, tiyatroları, galerileri, vakitleri çoktan dolduğu halde ömür sürmeye çalışan bilmem kaç yüzyıllık inatçı binaları, dar sokakları, kör çıkmazlarıyla Grande Rue de Pera, Cadde-i Kebir, İstiklal Caddesi ya da Beyoğlu nasıl adlandırılırsa adlandırılsın burası her gün, her an değişen yeryüzünün en büyük tiyatro sahnesi gibiydi."
Ahmet Ümit
Ahmet Ümit
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu RapsodisiAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201627,3bin okunma
··
698 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.