Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Türklerin kitleler halinde Müslüman olmaları, siyasî, sosyal ve askerî karışıklık içerisinde bulunan İslâm dünyasında memnuniyetle karşılanmıştır. Öyle ki, İslâm dünyasını, içerisinde bulunduğu sıkıntılardan Türklerin kurtaracağına dair bir inanış doğmuş, hatta bu hususu teyid eden bir takım hadîs-i şerîfler ve çeşitli rivâyetler yayılmağa başlamıştır. Bunlardan bazıları Kaşgarlı Mahmûd'un rivâyet ettiği, "Ulu ve yüce Tanrı diyor ki: Benim Türk adını verdiğim bir ordum vardır. Onu doğuda yerleştirdim. Herhangi bir kavime kızarsam onların üzerine bu ordumu gönderirim." ve "Türkler size dokunmadıkça siz de Türklere dokunmayın." hadîs-i şerîfleridir. Selçukluların ortaya çıkmasından sonra da rivâyet edilen bir hadîs-i şerîf de "Horâsân'da güzel yüzlü ve Arap olmayan, hakim bir insan çıkacak; adı benim gibi Muhammed olacak ve Buveyhîlerin tahakkümüne nihayet verecektir. Horâsân'da büyük Darvazâr'a kadar fetihler yapacak, tek silahlı kalıncaya kadar kılıcı bırakmayacak; İran, Irak ve Mekke hutbelerinde adı okunacaktır." şeklindedir. Bu hadîslerin sahih olup olmadığı konusunda ihtilaf söz konusudur. Buna rağmen bu rivâyetler, İslâm toplumunun Türklere gösterdiği teveccühü ve beklentileri ortaya koyması bakımından anlamlıdır.
Sayfa 101 - ÖtükenKitabı okudu
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.