"Küçük bıçak, annen seni çağırıyor
toprağın bağırsaklarından,
en derindeki madenleri ve mağaralarından,
gizli demir rahminden.
Dinle!"
"Kan! İtaat et bana! Dön,
Bir göl olma, nehir olma.
Açık havaya ulaşınca,
Dur! Ve pıhtıdan bir duvar yap,
Sağlam yap ki seli tutsun.
Kan, senin göğün kafatası-kubbesi,
Güneşin açık olan göz,
Rüzgârın, ciğerlerdeki soluk,
Kan, dünyan sınırlı. Orada kal!"