"Bilmediğim bir şeydi, göğsümün içinde debelenen bir at.." Kitabın başından sonuna hissettiğim duygu buydu. Tabii edebi doygunluğun yanında..
Yazarımız, 21 şairden seçtiği 22 dizeyi hareket noktası alarak öyküleştiriyor. Aslında şiirsel dilinde öyküler... Hoş Güray Süngü'nün söyleyişine katıldığımda bu kitabı için kesinlikle şiir değil diye belirtti. Kendisini bu söyleyişi ile çok daha yakından tanıyıp çok sempatik, doğal bir yazarımız olduğu kanısına vardım. Okuduğum bu ikinci kitabı ile diğer kitaplarını da listeme eklemiş bulunmaktayım. Bu kitap benim için ayrı bir önem arz ediyor. Yazarından, özel birisinin adına imzalatıp, onun kitaplığına doğru kanat çırpan bir kitap çünkü..
En sevdiğim öykü, Cahit Zarifoğlu'nun bir şiirindeki dizesi olan "Gül kokuları çocukların kaburga kırıklarından geliyor" kısmı oldu.. Ama diğerleri de bir o kadar edebi ve insanı yoğunlaştıran, basit gibi gösterip aslında ince bir derinliğe çeken bir anlatımı mevcut. Hala tanışmadıysanız Düş Kesiği adlı romanı ile ' Oğuz Atay roman ödülü' ne layık görülen bu yazarımıza şans verin derim.. İyi okumalar dilerim ve en sevdiğim iki alıntı ile veda ediyorum..
#198546609#199100790
"Sen edebiyattan anlarsın, bana okuyacak eğlenceli bir kitap bul! Buradaki her şey öyle sıkıcı ki!"Bu aralar benden sık sık duyacaksın bunları...😂😉
