Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kur'an ayetlerine gelince: Kur'an'a göre de, her şey Tanrı'nın elinde. Ayetlerde "insanları hidayete erdiren"in de, "saptıran"ın da "Tanrı olduğu" bildirilir. Örneğin En'âm Suresi'nin 39. ayetinde, "Allah kimi dilerse onu saptırır ve kimi dilerse onu doğru yola koyar" denir. Zümer Suresi'nin 37. ayetinde, "Allah'ın doğru yola eriştirdiğini, saptırabilecek kimse yoktur..." açıklaması yer alır. Bu açıklama başka surelerde de görülür. Aynı surenin 36. ayetinde de; "Allah'ın saptırdığını doğru yola koyacak kimse yoktur" açıklamasını okuyoruz. Bu açıklama, aynı surenin 23. ve Mümin Suresi'nin 33. ayetlerinde, "kelimesi kelimesine" aynen görülmekte. Ayrıca başka surelerde de bu böyle anlatılır. Kısacası, üç dinin kutsal kitaplarına göre de "ipler", tümüyle "Tanrı'nın elinde". "Cüz'î irade" yok mu insanlarda? "Kutsal kitaplar"ın anlatımları ortada ve açık. İnsanı "doğru yola koyan da, saptıran da O" olduktan sonra, "insan"da "var" gösterilen "cüz'î irade", işin kandırmacası. "O'nun doğru yola koyduğunu kimse saptırmaz, saptırdığını da kimse doğru yola koyamaz." Anlatılan bu. Öyleyken, üç dinin kutsal kitaplarının "Tanrı"sı da insanlara ağır ve acıtıcı "ceza"lar vereceğini bildirir. Yani "ceza"nın karşılığı olarak gösterilen "günah"ı, "kötülük" denen şeyi işleten de kendisi olduğu halde.
Sayfa 37
·
184 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.