Gençken yapılan hataların bedelini bazen bir ömür ödeyebiliyoruz.Bazen de o kadar şanslı oluyoruz ki yaptığımız hatalardan ders çıkartıyoruz.İşte Deniz,Emre ve Furkan'ın hikayesi de tam böyle başlıyor. Deniz ve Emre çocuk arkadaşıdır.Deniz 15 yaşında kendisi hakkinda öğrendiği gerçeği birine anlatmak ister.En yakın arkadaşı Miranın yanına gider.Onu bulamaz ikizi Emreyi bulur.Ve dertleşmeye başlar.Bu olaydan sonra ikisi her şeyini paylaşan,iyi anlaşan dost olurlar.Taaa ki dönülmez bir hata yapana kadar.Bu hata ikisinin de hayatını öyle bir etkiler ki en sonunda Deniz her şeyden kaçmak için #ülkenin en soğuk illerinden biri olan #Erzurum a hakim katibi olarak gider. Furkan ise evliliğini tek bir gece de bitirme kararı alıp çok sevdiği #avukat ligi bırakıp aynı ile #hakim olarak atanır.Denizi gördüğünde oranın kış şartlarına uygun olarak giyinmiş sadece deniz gözleri açıkta kalmış olarak görür ve gözlerine vurulur.Eee hakim bey eli kolu sivayip bu Deniz gözlü kadının kalbini fetih etmek için elinden geleni ardına koyamamaya niyetlidir. Bir bilseydi sadece elinden geli yapmak ile kalmayıp vazgecmediklerinden vazgeçmek zorunda olacaklarını zaman ile öğreneceklerdir. Bir de gerçek sevginin aslında doğru zamanı beklediğini yapılan fedakarlığın yerinde olduğunu keşfedecekler. Arada Denize çok kızdım yalan yok.Furkanin azmini,olgunluğunu,olaylara bakışını çok sevdim.Her şeyin istemekten çok başarmak ve elde etmek için çaba gerektirdiğini her sayfa da sonuna kadar okuyoruz.Haaa en önemlisi de son pişmanlığın fayda etmediğini Emre de sonuna kadar yaşıyoruz.Sevdiğini kaybedebilirsin lakin insanı en çok üzen dostunu kaybetmektir.

Deniz’in SesiMelekber Deniz · Pika · 024 okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayşe Şanlı