Sanırım bir kitabı diğer okurlar için tavsiye edilebilir kılan en temel şey içine alabilme becerisidir. Ben onca karmaşa, kafa dağınıklığı, problemler ve sorunlarla boğuşurken ara ara okudum. Ve belki de kafamı odaklamak en temel sorunum olduğu halde, kitabı elime aldığımda birkaç sayfadan sonra dışarı kapanmış bir şartelle kendisine odaklanabilmemi sağladı. Mevlüt’ün yaşamını, onun yaşamı devam ederken çevresinde şekillenen tüm dünyayı, bazen misafir olarak, bazen herhangi biri olarak bazen de direk ana karakter olarak duyumsadım. Son sayfalara geldiğimde bitmiş ama yaşanmış bir yaşamın ağırlığıyla sayfaları kapattım. İnsan gelişiminin getirileri, dönemsel özellikler, dünyada ve ülkede olanlara her bir farklı tiplemenin tepkileri, bir kitap gibi değil hayatın kendisi gibi yansıtılmayı başarmış. Depremi henüz atlatmış biri olarak o sayfalarda depremi de sonrasındaki boş vermişliği, geçiştirmeyi de, imar affının nasıl hızla toplumca benimsenildiğini de içimde kırıklıklarla okudum. Kitap sadece bir hayatı anlatıyor. Ve tüm hayatın kendisini. Önyargılı ya da yargısız okunmalı.

Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913,6bin okunma

·

69 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Tuğba Öztürk