Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
Peş peşe isa ile ilgili iki kitap okudum. Bir kaç zamandır İsa yı bir de Hristiyan yazarlardan tanımak merakı içindeydim. Çünkü İsa yı Kuran bilgisi ve Müslüman kültürü ile tanıyordum. Hristiyan gözü ile isa yı anlamak bilmek istedim. O yüzden Halil Cibran ile Saramago'nun İsa ile ilgili kitaplarını büyük bir heves ve merakla aldım. Halil cibran ın insanoğlu isa yı anlatışında, Müslüman toplumunun anlattığı sevgi dolu, merhametli, bir isa, inananlarına iyiliği, merhameti ögütleyen bir İsa peygamber buldum. "Huzurlu ruhlar mutludur Mal mülke bağlı olmayanlar mutludur Acı çekerken sevinci bekleyenler mutludur İyi yürekliler mutludur Merhametliler mutludur" gibi gibi.... Daha çok Hristiyan toplumunun isa'ya verdikleri ilah özelliğininin yanlışlığını okuyucuya sunmuş Halil Cibran kitabında. İsa yı bir kul ve peygamber anlatımı ile birlikte şiirsel anlatım tarzı ile İsa'yı peygamber olarak kabul etmeyenlerin cümleleri de dikkat çekici idi kitapta. "Evet, İsa bir Tanrı değil, bir insandı. Hayranlığımız ve hayretimiz bundandır." Syf 128 "Ama genç Nasıralı bir Tanrı değildi. Ne yazık ki müritleri onun gibi bir bilgeyi Tanrı yapma peşindeler." Syf 132 Eleştirisini saygıyla okuyucuyla paylaşmış Halil cibran. Saramago'nun "isa'ya göre incil" kitabı benim için tam bir hayal kırıklığı ve üzüntü yarattı. İnceden inceye İsa yı ve Tanrı'yı süslü akıcı cümlelerle ironik anlatımlarla alay eder buldum yazarı. Önce pek konduramadım alayvari cümleleri ne İsa ya ne Tanrı ya. isa'yı başarısız, sevgisiz, sorumsuz, dengesiz ve psikolojik sorunları var gibi anlatımları da eklersek, yazarın tam bir İsa nefreti olduğunu hissettim. Bu kitabı yazan hem isa'dan hem de Tanrıdan intikam alır gibi yazmış. Ve bunu açık açık 200. Sayfalardan sonra daha net hissettirmiş. Bir de benim gözümle isa'yı ve Tanrı 'yı görün diyen kötücül bir bakış açısıyla karşılaştım. Tanrı kıskanç, hata yapan, öfkeli kindar, dengesiz.... gibi anlatımları beni çok üzdü. Okudukça Tanrı tanımaz bir kalemden çıktığını anlar insan. Tanrıyı seven kötü bir Tanrı hatta şeytanla işbirliği yapan bir Tanrı portresi çizmez okuyucusunun önüne. Tanrı tanımazlığı farklı bir bakış açısı olarak lanse edilmesi, bir dinin ilahına ve peygamberine yakışmayacak ifadelerinin kullanılması soran ve sorgulayan bir insan yapmaz okuyucuyu. Hele Hz Meryem ile melek konuşması bölümünde tam bir dalga geçme alay var. Hem de seviyesiz bir şekilde. Buraya aktarmadan geçemeyeceğim. "Rab Yusuf'u n tohumuna kendi tohumunu da kattı, o tohum Yusuf'tan çok rabbin tohumu idi......şaşkına dönen Meryem sordu, yani isa benim oğlum olduğu kadar rabbin de oğlu. Geri dur kadın, saygıda kusur etme, Rabbin oğlu olduğu gibi benimde oğlum demeliydin, kimin adını öne koyacağını bilesin, hem rabbin hem senin oğlundur. Yok, yok rabbinin ve senin. Kafamı karıştırma, soruma cevap ver, isa Rab ile benim oğlum mudur..... Yani Rab beni seçmiş değildir. Saçmalama kadın, Rab buralarda geziniyordu.... sonra gözüne iyi ,sağlıklı bir çift, seni ve Yusuf'u kestirdi, sonra Tanrı nın iradesinin nasıl olduğunu hatırla..... İlk oğlumun rabbin tohumundan olduğuna delilin var mı. Bu ince bir iş, istediğin babalık testi gibi bir şey ve bu teste , özellikle çoklu ilişkiler söz konusu olduğunda, kaç analiz, kaç test, kaç genetik karşılaştırma yapılırsa yapılsın, nihai bir veriye ulaşamazsın......"syf 270 Kitabın ilk sayfalarında konduramadığım isa'ya Tanrı'ya ironik dalga geçme cümlelerini 200. Sayfadan sonra netleştiğini gördüm. Tamam Tanrının oğlu olduğunu kabul etmeyebilir insan, böyle bir şekilde hem isa'ya hem annesine ve hem de Tanrıya böyle yakıştırmalar yapılmamalı. Zira bu ilkeler Hristiyan toplumunun sonradan dine kattıkları bir şey. Araştırmacı, soran sorgulayan yazar Hristiyanlık ilkelerini İsa'dan 300 gibi uzun yıllar sonra yerleştirildiği de bilmesi gerekirdi. Tanrının ve isa nın annesinin ne suçu var da onları da alay konusunun içine katıyorsun. Kitabı oldukça saygısız, seviyesiz ve edepsiz buldum. Bir dinin peygamberine ve ilahına bu şekilde yaklaşmak ve anlatmak hiç yakışmamış. Sevmedim, kusura bakmayın edepsizliği ve inançsızlığı edebiyata alet edilmesinden hoşlanmıyorum. Yarıda bırakıp okumak istemedim . Okudukça her bir dini sembolle alay dalga geçiyordu. "Meleklerin kızların ırzına geçer" ifadeleri, seviyesiz anne- oğul konuşmaları kitaptan beni iyice soğuttu. Sonra İnançsız birisi neden inançlara alay edecek bir roman yazar ki diye düşündüm. Ödül aldığını öğrenince.............Böyle insanların maalesef çokluğu ve gücü de üzdü. Bu yazıyı yazarken kitabın 274. Sayfasındaydım. İlerliyemiyorum seviyesiz anlatımlarından. Kitabı bitirmek te kararsız kaldım. Bitiremedim. Kitap yorumlarına baktığımda kitaba övgüler yağdığını görünce, benim gibi dini ilkelere sembollere saygıda hassas olanlar için bu kitabı okumak işkence gibi gelecek oysa, dedim kendimce. Kitap yorumumu alelacele buraya bırakıyorum ki benim gibi düşünen bir okuyucu bu kitabı okurken neyle karşılaşacağını bilerek okusun veya okumasın. İsa benim gözümde ve Kuran kültüründe sevgi ve iyilik dolu saygın yerini hep koruyacak. İsa'yı güzel Kuran'dan öğrenmişim çok şükür.
İsa'ya Göre İncil
İsa'ya Göre İncilJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20182,387 okunma
·1 alıntı·
610 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Benefşe okurunun profil resmi
Daha çok okuyup daha çok inceleme yazmanız dileğiyle, teşekkürler.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.