Emre Kongar yaşam tecrübelerini, bilgi ve kültürel birikimini, mesleki yeterliliğinden damıttığı duygu ve düşüncelerini, yaşam mücadelesini, babalık serüvenini, akademik tavrını kızlarına yazdığı 22 tane özel mektup şeklindeki anlatıyla paylaşmış. Daha sonra bu mektupta anlatılanlardan tüm gençlerin de faydalanmasını istemiş ve bu 22 mektubu "Kızlarıma Mektuplar-Yaşamdan Satırbaşları" adıyla kitaplaştırmış. Remzi Kitabevi'nin bu projeyi üstlenmesiyle de bu kitap tam 150.000 baskı yapmış. Emre Kongar; küçüklüğünden beri anne ve babasının öğretmen oluşu ve sanata gönül vermesi sebebiyle, tabi İstanbul'da yaşamaları da bunda büyük etkendir, sanat ve edebiyat ortamının içinde doğmuştur. Kültürel gelişiminin çok küçük yaşlarda geliştiğini bir önceki okuduğum "Yazarlar-Eleştiriler-Anılar" adlı kitabından öğrenmiştim. Yahya Kemal ile akşam yemeği sofrasında bir araya gelmeleri, Cemil Meriç ile kahve sohbeti yapmaları bu kültürel bilincin küçük yaşlarda oluşmasında etkili olmuş. Bu kültürel yaşanmışlıklarına daha sonra Hacettepe Üniversitesinde başladığı sosyoloji eğitimi ve akademik kimliğinin olgunluğu da eklenince yaşam deneyimlerini önce kızlarıyla paylaşmış. Daha sonra da tüm gençlerle paylaşmak istemesi de yazarın eğitmen kimliğinin bir sonucu olmuş bence. Kendisinden geriye somut miras bırakmak istemiş. İnsanın edindiği bilgi birikimini, yaşam tecrübelerini birileriyle hele ki geleceğin mirası gençlerle paylaşmak istemesi sosyal görev bilincinin, akademik eğitici kimliğinin gelişmişliğinin göstergesidir bence. Yaşam tecrübelerinin paylaşıldığı mektuplarda yazarı; evlat olan Emre' Kongar'dan tutun da babalık serüvenini yaşayan Emre Kongar'a, kardeş olan Emre Kongar'dan tutun üniversitede profesör olan Emre Kongar' a kadar birçok anlarıyla bulacaksınız. Altını çizdiğim bölümlerde hayatın her alanından parçalar bulurken sosyolojik açıklamalara, analizlere, toplumun tavrına kadar her türlü genel geçer kuralı kendimce belirledim. Okurken kendimce bazen sıkıldığım anlar da oldu. Çünkü yazarın tamamen kızları nezdinde yazdığı özel mektuplar şeklinde oluşturulmuş anlatılırdı bunlar ve zaman zaman "Bunca özeli bilmem gerekiyor mu?" ya da "Bu kadar detayda bana ne?" dedim içimden. Ama kitabı bitirdiğimde yazıları bütün olarak değerlendirdim ve tabi ki okuduğum her satir kelimesi kelimesi aklimda kalmamıştı. Önemli, çarpıcı ve genel ifadeler hafızamdan ve hatırımda kalanlar da bana özel bir deneyim yaşadığımı hissettirdiği için iyi ki okumuşum gururunu yaşadım. İnsan, yaşadığı zaman boyunca bunca tecrübeyi edinemeyeceği için bizim kazanamadığımız, yaşayamadığımız anların, yaşamların, bilgi ve birikimlerin tecrübelerini kitaplardan, entelektüel birikimi olan kişilerin deneyimlerini paylaştığı yazılardan kazanabiliriz. Bu yüzden ne olursa olsun mutlaka ve keyifle okuyun diyorum. Ben de iyi ki ve keyifle okudum.

Kızlarıma MektuplarEmre Kongar · Remzi Kitabevi · 20201,564 okunma

·

187 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.